Akvaryum etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Akvaryum etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Ali'nin Akvaryum Maceraları: İcatlar İcatlar


16 Aralık 2020. Gecen gün Dophin (bu arada ben markayı Dolphin zannediyordum) şelale filtre alırken bu kadar insan bunu tavsiye ettiyse düzgün markadir deyip otomatik yemleme makinesini de aldım. Ağır sekilde modifikasyon yapacağım icin kaliteli bir şey almak istemedim. Eheim markasini tavsiye ediyor insanlar çoğunlukla. Bozulma olasılığı yüksek olduğu için işin ucuzuna kaçtım birazcık. Muhtemelen elimde kalacak ama yapacak bir şey yok.


Bu arada ATO sistemi icin 4Lt lik kolay doldurulabilir ve akvaryumun arkasına gizlenecek mini su depomu da hazırladım. Akvaryum şimdilik kapaklı olduğu için haftalık su kaybı oldukça az. Yazında  4Lt ye ulaşmayacağını düşünüyorum 15 günlük su kaybının.  Ulaşırsa yanına bir tane daha aynısından koyup bileşik kaplar kanunu sayesinde 8Lt'ye yükseltme şansım olur.

Bu hafta vaktim olursa yeni sensör sistemini bu su doldurma sistemi ile deneyeceğim. Muvaffak olur isem otomatik doldurma ve boşaltma sistemini de çözmüş olurum.


Ali'nin Akvaryum Maceraları: Karalamalar


07 Aralık 2010. Bu aralar bayağı ziyaret yaptım dostlarıma. Eskiden akvaryumlarda sadece aman ne güzelmiş diye bakıp geçerdim şimdilerde özellikle teknik manada inceleyip çokça bilgi alıyorum. Birkaç tank ilgimi çekti. Ancak Türkiye'de birçok hobide olduğu gibi ekipmana erişim ve maddi kaynak yaratmak konusunda ne kadar sıkıntı yaşadığımızı gördüm.

Örneğin ışık konusu bitkili akvaryumlarda malumunuz çok önemli. Ben şimdiye kadar hiç bakmamıştım ama kullandıkları ışıkları görünce ilgimi çekti. Ne olduklarını sordum. Bir tanesi önemli bir Japon firmasının ürünü imiş mesela. Acayip bir rakam telaffuz ediliyor ancak mesela bu tarz ürünlere erişim ülkemizde olmadığı için bahsi geçen ürünleri yurtdışına gidip almanın çok daha mantıklı olduğunu öğrendim mesela. Örneğin İzmir ülkenin üçüncü büyük kenti bayağı iyi akvaryum firmaları da var. Mesela hiçbirinde bu tarz ürünler görmedim. Pardon bir yerli firmanın ürünleri vardı. Onların da gayet güzel olduğu söyleniyor.

Bu dost ziyaretlerimde gerçekten çok güzel akvaryumlar çok güzel balıklar falan gördüm ama beni en çok etkileyen akvaryum son derece basit bir Beta akvaryumu oldu. Gayet derli toplu, hiç abartılı ekipman kullanılmamış bir akvaryumdu.

Darkwater gitmek istediğim yön. Artık eminim. Ofisime yaparım herhalde.

Dikkat ettiğim bir diğer konu aslında benimde hayatımın her döneminde yaşadığım ekipman fazlalığı konusu oldu. Bir dönem ben ne yapıyorum demeden önce belki 10 çift hoparlör, 15 tane pikap, 10 tane amplifikatorum olduğu zamanlar hatırlıyorum. Akvaryum dünyasının derinliklerine giren insanlarda da bu durum hatta beteri varmış. Şu an amiyane tabiri ile gaza gelsem eve 10 tane tam donanımlı akvaryum kurabilirim herhalde bilabedel. Olayın iki yönü var sanırım bir asil ekipman bozulursa yedek olarak tutmak iki özellikle üst sınıf ekipmanın Türkiye'de ikinci el pazarı yok anladığım kadarı ile. Daha çok es dost arasında değişimler hadi doğru tabir ile trampa oluyor anlaşılan.

Üst sınıf veya doğru tabir ile high tech akvaryum konusu hiç benlik değil onu da gördüm. Özellikle büyük boyutlu akvaryum başlı başına bir kaosmuş. Arkadaşımın esi salonun ortasındaki devasa tüpe isyan ediyordu mesela. Deniz akvaryumu ise başlı başına ayrı bir dünya. Güzel gözüküyor ama ben uğraşamam mesela. Tekne konusu gibi giderim arada bakarım, ondan sonra evimdeki küçük akvaryum ile uğraşmaya devam ederim. :-)

Nazar konusu ise ilgimi çeken bir diğer konu oldu. Hayatımda bu kadar çok Maşallah duyduğumu hatırlamıyorum. Hifi dünyasında uzun senelerdir bir sürü sistem gördüm, bir sürü makale yazdım. Bazı sistemler binlerce Dolar değerinde idi, birkaç bin değil, birkaç hatta bol yüzbin. Fotoğraf çekme konusunda pek sıkıntı yaşamadım. Akvaryum dünyasında anladığım kadarı söz konusu canlılar olduğu için nazar konusuna istisnasız herkes inanıyor. Bir sürü fotoğraf çekmeme rağmen yayınlamamı istemediler. Bende nazara inanırım da, bu kadar değil.

Otomasyon sistemleri benim kişisel olarak ilgilenmeyi sevdiğim seyler. Biliyorsunuz zaten. Yapay zeka, otomasyon vs çok komplike akvaryumu olan insanlarda bile bir ihtiyaç olarak gözükmüyor. İlgimi çekti. Mesela benden büyük abilerin yaptığı bu isleri şahsım adına ben gözümde büyütürüm. Bir şekilde bunu nasıl daha kolay yaparım diyerek başlarım araştırmaya. Ancak sağlam hobici diye tabir edeceğim arkadaşlar bu konuya son derece karşılar mesela. Bir kısmı bunun zor gelmediğini hatta bir nevi terapi olduğunu söylüyor bir kısmı alışkanlıklarından vazgeçmiyor, bir kısmı da bu sistemlere güvenmiyor. Hak veriyorum hepsine. Bende elimin altında muzik dinlemek için Spotify ve benzeri stream servisleri olsa da, plaktan vazgeçemiyorum.

Bazı geceler özellikle 45 devir dinleyeceğim zaman 15 dakikada bir ayağa kalk otur hatta bunu saatler boyunca yapmak zor gelmiyor. Hatta keyif. Ama akvaryumun suyunu değiştireceğim zaman ayni şeyi söyleyemeyeceğim.

Anlayacağınız minimal şekilde devam ;-)


Ali'nin Akvaryum Maceraları: Otomasyon Sistemi İçin Kasa


29 Kasım 2020... Bugün islerimi erken bitirip eve gelince, oğlan ile otomasyon sistemimizin kasasını tamamlamaya karar verdik. İlk önce arka bölüme havalandırma delikleri açtık.


Daha sonra üst kapağa havalandırma delikleri açtık. Çapakları temizleyip birleştirme işlemine geçtik.


Ortaya çıkan iş gayet güzel oldu. Bayağı eğlendik. Zaten önemli olan bu...



Seçtiğimiz kasada yer kalmadığı için ve ben modülleri birkaç kasaya bölmek istediğim ilk kasamızı kapattık. Bu biten kasa içerisinde sıcaklık sensörleri, ışık sistemi kontrolcüleri, sıcaklık sensörü ile entegre çalışan ısıtıcı kontrolcüsü, yemleme makinesi ile entegre çalışan skimmer kontrolcüsü var.

Şu an ikinci kasa içerisinde ise Ph kontrolcü, başımın derdi su seviye sensörü ve temiz-kirli su kontrolcüleri bulunuyor. Dün satın almış olduğum skimmer cihazının entegrasyonunu da tamamladım.

Bu skimmer sistemini otomatik yem makinesi ile kombine etmeyi planlıyorum. Diyelim ki sabah 08:00 da yemleme yapıldı. Skimmer 08:10 da devreye girip kalan artıkları temizleyecek. Atıyorum bir saat sonra kapanacak gibi.

Ali'nin Akvaryum Maceraları: Akvaryum Değişimi


20 Kasım 2020. Dertsiz başa dert aldık. 60'cmlik tanktan 80'cm'lik tanka geçiş işlemlerine an itibari ile başladım. Nasıl yaptığım konusunda birkaç satır yazayım en azından birilerine yardımcı olur belki...

Balıklara dün yem vermedim. Taşınma sırasında aşırı pisletme yapmasınlar diye. 5 tane konteyner içerisine balıkları yerleştirdik. Yavrular, büyükler, vatozlar, çöpçüler ve salyangozlar. Salon ısısı 26 derece akvaryumda keza aynı şekilde. Isı farkı oluşmasın diye eşitledim.

Bitkilerde çıkartıldı. Su temizliğini haftasonu yapmıştım zaten. Eski akvaryum içerisinde kalan suyu ayrı bir bidona aldım. Burada filtre çalışmaya devam ediyor kesintisiz şekilde. Yeni akvaryum ile aradaki farkı kapatmak üzere 1 haftadır 60 litre su dinlendim. Su içerisine Seachem Stability eklendi. Hazırda bekliyor.

Yeni akvaryum için yine eski akvaryumda kullandığım kumun aynısından temizlenmiş halde bekliyor. Alırken fazladan 1 torba almıştım. Yeni akvaryumda ışık sistemi zaten hazır. Otomasyon sistemi ve sensörler hazır. Daha büyük boyutlu ısıtıcı hazır.

Bundan sonraki adımlar şu şekilde;

1. Hazırda beklettiğim kumu yeni akvaryuma ekleyip üzerini eski akvaryumun kumu ile tamamlamak.

2. Kum transferinin ardından eski akvaryumdan gelen suyun eklenmesi ve bitki dikimi.

3. Filtre sisteminin transferi.

4. Yeni dinlendirilmiş suyun eklenmesi

5. Balıkların beklediği konteynırlara yeni tanktan damlama yöntemi ile alıştırma yapılması.

6. Balıkların transferi ve mutlu son.

Ali'nin Akvaryum Maceraları: Minik Bir Sehpa Değişimi


Yeni tasarladığımız ve denemeleri tamamlanan modüllerin yerleştirilmesi için daha fazla yere ihtiyaç duyulması üzerine sehpamızda ufak bir değişiklik yaptık.

Yer kaybını minimize etmek için ön kapakları bu defa mıknatıs ile yerine tutturmaya karar verdik. Proof of concept veya denemenin başarısını anlamak için basit bir deneme yaptık. Oldu...  Önümüzdeki günlerde 3D yazıcıdan daha düzgün parçalar ile olayı bitiririz.


Akvaryuma göre hazırladığım bir süre daha kullanacağım ışık sistemini biraz modifiye edip kontrol sistemini değiştirdim. Her blok daha kolay kontrol edilebilir hale geldi. Deneysel bir programlama yaptım, sonuçlara bakacağız artık.

Yapısal olarak bir sonraki işimiz akvaryumun üzerindeki kapak yerine pleksi bir kapak hazırlamak var. Bu arada herşey bu kadar güllük gülistanlık değil tabii ki. Hafta sonu tankın otomatik su değiştirme sistemi denemesi yine facia ile sonuçlandı. 10 litre kadar suyu dışarıya boşalttık yine. Bu vesile ile salon temizlendi diyelim

Kamera sistemi ile sorunlarımız var. Eski nesil Pi kamerasının odaklama sorunları var. Bu hafta kamera sistemi ile oynarız sanırım. Bir de tank içine kamera koysak mi diye düşünüyoruz. Saçmalamak amaçlı.


Ali'nin Akvaryum Maceraları: Baba Fett ve Oğlu


Akvaryum dünyası konusundaki cehaletimi biraz da olsa azaltabilmek için son dönemlerde birkaç kitap okuyorum. Diana Walstad'ın "Ecology of the Planted Aquarium" kitabını yakın zamanda bitirdim. Walstad yöntemi ile alakalı oldukça fazla tartışma var, sanırım ama bir ara en basit şekliyle bu yöntemi denemek istiyorum. Benim otomasyon merakımın tam tersi bir yöntem ama oldukça eğlenceli bir deneyim olacak gibi gözüküyor. Üzerinde biraz daha araştırma yapacağım...

Otomasyon demişken otomatik su doldurma sistemi ile alakalı ilk denemelerimi de yaptım. Kullanmakta olduğum su seviyesi ölçer ile sıkıntılar yaşadığım için ayrıntıya çok girmeyeceğim. Daha iyi bir sensör siparişi vereceğim kısa zamanda.. Optimize etmek için biraz uğraşacağız gibi gözüküyor. Ancak oğlan için büyük eğlence oldu. Su boşalt, yedek sistemden tekrar su doldur, yanlışlıkla taşmalar filan derken bayağı eğlendik. Malum ufaklıklar su ile uğraşmayı pek seviyorlar.. Denemelerimizi akvaryumda değil kovalar ile yapıyoruz... Ortalık biraz mezbelelik olduğu için fotoğraf eklemeyeceğim şimdilik Sonuç küçük bir başarısızlık ama umut vaat eden cinsinden...

Bu gidişle akvaryum terminolojisine girecek yeni bir tür tank üreteceğiz herhalde. High tech, low tech derken, bizim tank über low tech ancak high peripheral tech yolunda ilerliyor

Su piresi, artemia derken bizim lepistesler iyice coşup seri üretime geçtiler. Akvaryumun her tarafından yavrular fışkırıyor. Ya devamlı doğuruyor bu arkadaşlar veya yavrular bir yerlere saklandıkları için biz geç fark ediyoruz. Oğlum her sabah yeni bebekler gelmiş demekten yoruldu artık... Yakında bilabedel çevremize dağıtacağız anlaşılan bu balıkları. Galiba sahiplendirmek deniyor akvaryum camiasında.


Bugün boş vaktim olunca İzmir Malawi Akvaryum tarafından düzenlenen etkinliklerden bir tanesine katılma fırsatım oldu. Creaqua firmasından Bünyamin Kutlu aydınlatma sistemleri, bitkili akvaryumlar, karidesler konusunda gayet keyifli bir sunum yaptı. Bayağı farklı bilgiler edindim. Soru-cevap bölümlerinde ise kafamdaki bazı soruları sorma fırsatım oldu. Etkinliğin sonunda farklı yüzeylerde farklı ışıkların nasıl tepki gösterdiğini, spektrum ölçer cihazlar ile test ettik. Bilmiyorum farklı şehirlerde de benzer etkinlikler düzenleniyor mudur ama şahsen ben çok faydalı buldum ve denk geldikçe katılmaya çalışacağım bu tarz seminerlere....

---------------1 Kasım 2019---------------------


Bugün oğlan ile yaklaşık 15 gündür kaynatıp suda beklettiğimiz Yati kokunu törenle suya indirdik.


Kökü sığdırmak için arka tarafında biraz modifikasyon yaptık tabii ki.



Kökün şekli oğlan tarafından Slave One’a benzetildiği için ismi bu şekilde verildi. Resimden ne kadar belli oluyor bilmiyorum ama gerçekten de benziyor. Bu arada Slave One, Star Wars evreninde en sevdiğim karakter olan Boba Fett’in gemisinin adi.


Oğlan hemen dekoru da yapmış. Büyük olan babanın, küçük olan oğlanın oyuncağı :)



Ali'nin Akvaryum Maceraları: Ekim Ayı Geliştirmeler


Ana sisteme dokunmadan yeni modül, sensör ve teknolojileri denemek için ikinci bir Pi sistemini de hazır ettim. Minik otomasyon projem için Raspberry Pi3 kullanmıştım ancak sistem çok az kaynağa gereksinim duyduğu için Pi2 ile değiştirdim. Aslında Zero kullanmak daha bile mantıklı olacaktır. Elimde boşta Zero olmadığı için yapacak bir şey yok.

Birkaç küçük not. Unutmayayım diye ekliyorum. Su altı sıcaklık sensörü olarak DS18B20 kullandım bu projede. Genelde zaten bu sensör kullanılıyor. Ancak Çin malı ürünler arasında kalite fena ve 3-5 dereceye kadar farklar oluşabiliyor. Her ne kadar tolerans değerleri daha az gösterilse de.

Eğer kaliteli bir şey almak istemezseniz bu sensörlerden 4 5 tane satın alıp referans bir ölçüm cihazı ile kıyaslayıp en yakın değeri vereni kullanmak en mantıklısı olabilir. Benim görebildiğim kadarı ile tek bir GPIO yuvasına 7 adet sensör bağlamak mümkün. Bir süre bu şekilde kullanıp en doğru dereceyi verenleri tespit etmek en mantıklı çözüm olacaktır.

Ben 5 sensörden 2 tanesini kendi referans ölçümüme yakın bularak bunları kullandım. Bir tane akvaryum içinde bir tane de oda içerisinde.

Oda içerisinde bir ölçüme ne kadar ihtiyaç var orası biraz soru işareti. İstatistik açısından belki faydalı olabilir. Bu arada bir tane sensörü de 603B filtreye taktım. Onunda motor ısısını takip etmeyi planlıyorum. Hazır elimde varken kullanayım dedim. Yoksa gereksiz. Hemde çok gereksiz...

---------------19 Ekim 2019---------------------


Bugün biraz vaktim olunca ışık sisteminin otomatik açılıp kapanması için zamanlayıcıları ayarladım. Işık sistemimi ikiye böldüğüm için birbirinden bağımsız şekilde ayarlayabiliyorum. Her gün belirli saatlerde kapanıp açılacak. Sistem saatini internet üzerinden aldığı için her gün aynı saatlerde açılıp kapanacak.

Ayrıca tüm sistem kesintisiz güç kaynağı üzerinde çalıştığı için elektrik gidip gelmelerinde de etkilenmesi mümkün değil.

---------------21 Ekim 2019---------------------

Evet iki adet vatoz balığımız daha iyi bakılacakları bir akvaryuma gittiler dün itibari ile. Oğlanı Zebralar konusunda ikna çalışmaları devam ediyor. Başlangıçta akvaryum maceramıza Zebralar ile devam edelim diyorduk ancak Lepisteslerden yavru alınması ile tüm ailenin görüşü Lepistes ile devam etmek yönünde.

Oğlanı da ikna etmek yavrular sayesinde kolaylaştı. Lepistes konusunda iyice deneyim sahibi olup Red Tail benzeri daha spesifik türlere doğru yönümüzü çeviririz bundan sonra. Valla ayak üzeri Zebraları da aldığımız yere verdik. Anlaşmamız uyarınca Lepistes aldık oğlana. 3 erkek 6 dişi toplamda 9 balığa düşüldü. 2 tane de çöpçümüz var. Onlar konusunda yumuşama yok. O kadar olacak diyoruz artık


Bilgisayar, yazılım derken Lepistes bebeklerimiz bayağı hareketlendiler artık. Mini akvaryum benim çalışma odamda duruyor. Bol bol müzik dinliyor ufaklıklar. Oğlan tarafından sıklıkla ziyaret ediliyorum bu sayede.

Akvaryum iç filtresinin debisini düşürmüştüm bir de ana tankın içine aldığım malzemelerden seramik silindir olanlardan bir miktarını içerisine koymuştum. Muhtemelen zararı yoktur faydası vardır diye umuyorum.

---------------25 Ekim 2019---------------------

Oğlum ile akvaryum başında vakit geçirmekten büyük keyif alıyorum. Sağolsun devamlı yeni fikirler ile akvaryumumuzu nasıl geliştiririz konusunda kafayı yoruyor bana da dolaylı yoldan yorduruyor.


Akvaryumun son halinde bebeklerimiz olursa bu bitkiler onları korumaz daha bitki almalıyız deyince ne yapalım diye düşündüm. Su an ikamet ettiğim yere yakin bir yer olunca Sn Yusuf Bey ile iletisime geçtim. Sağolsun çok yardımcı oldu. Benim gibi amatörler için doğru yönlendirme çok önemli. Zaten forumu takip etme amacım o.

Gün içinde bitkilerimizi alıp akşamüstü evimize gittik ve dikim yaptık. Ha sıkıntılar olacaktır ama oğlanın heyecanı insana müthiş keyif veriyor. Sonunda çalışmamızın karşılığı yukarıdaki görüntü oldu. Bitkiler harika gözüküyor çok memnunum. Tüm bu işlemleri yaparken kullandığımız ekipman sayesinde akvaryum içerisinde herhangi bir sorunda yaşamadık.

Bugünde böyle bir coşku yaşadık paylaşmak istedim. Sn Yusuf Beye çok teşekkürler



Ali'nin Akvaryum Maceraları:Kasaya Giriş



---------------15 Ekim 2019---------------------

Son yaptığımız denemeler ve simulasyonlarda minik Raspberry sistemimizin ihtiyaclarimiza cevap vereceğini görmemizin ardından bugün biraz ciddi sayılabilecek bir kutu içerisine almaya karar verdim.

İlk önce elimde var olan bir kutunun arka tarafını gerekli giriş ve çıkış konektörlerine uygun şekilde kesip biçtim ve konektörleri taktim.


Tüm konektörlerin bağlantılarını yaptım arkasından. Sistemi zaten çalıştırdığımız için oldukça basit bir işlem oldu.


Çalışır durumdaki tüm bileşenlerin yerleşimini yaptık oğlumla. Ayrıca bir sonraki adımda hazırlayacağımız modülleri de monte ettik ancak bağlantılarını yapmadık.

Oğlanın uyku saati geldiği için çalışmalara ara verdik. Yarin ana tankımıza montaj yapacağız inşallah.

Projemizin ilk fazı bittiğine göre bir sonraki adımı geliştireceğiz artık.

Sıradaki adım ise biri boş biri dolu damacana kullanarak akvaryumdan su çekip, eksilen suyu doldurmak olacak. Bunu yaparken sisteme ve akvaryuma bir adet su taşma uyarı sistemi ekleyeceğiz. Böylelikle evde olmadığımız dönemlerde haftada bir su değişimini otomatik olarak yapmayı planlıyoruz.

Bu adımın ardından sisteme var olan kameralarımızdan birisini entegre edip uzaktan durumu kolaçan etme projemiz var.

En son ise yemleme isini uzaktan halletme işimiz var ki sanırım onun zaten hazır makineleri var. Uğraşmaya gerek var mi onu bilemiyorum şimdilik.


Projemizin ilk fazının testleri tamamlanınca akvaryumun altında kendisine ayrılmış yere konuldu.


Akvaryumun içerisine gerekli sensörler eklendi.

Bir sonraki adıma kadar biraz kullanalım artık. Gelişmeleri ve test sonuçlarını aktarmaya devam ederim...

Ali'nin Akvaryum Maceraları:1 Haftalık Gelişmeler



---------------09 Ekim 2019---------------------

İkinci isi sensörümüzü de denedik sonunda. Bir öncekinde delta aralığı çok hoşuma gitmedi ve değiştirdik. Su an daha sağlıklı şekilde odanın ve akvaryumun sıcaklığını ölçebiliyorum. İçime simdi.


İki sıcaklık sensörü kullanacağımız icin devremizi küçülttük. Devremizi PCB ye lehimleyecegiz artık.

Isı değerlerimizi evin dışında da okuyabilmek için gerekli ayarları da yaptım.

---------------10 Ekim 2019---------------------


Bugün işlerim erken bitince oğlum ile benim çalışma odamdaki minik akvaryumu elden geçirdik. Haftasonu taktığımız sensörleri yerinden çıkarttık. Şu sıralar bu akvaryum 6 adet Lepistes yavrumuza ev sahipliği yapmakta.

Haftasonu yeni denemeler öncesi hazır düzenlemisken bir fotoğrafını eklemek istedim. Çok minik bir akvaryum tabii ki. En azından yavrular için uygun atmosferi sağladığını umuyoruz. Deneme yanılma amaçlı.

---------------11 Ekim 2019---------------------

Yukarıda görünen minik akvaryuma, fitreye müdahale ettim azıcık. Alttaki su giriş bölümlerinin yarısını kapattım, tahliye bölümünü de içten darattım. Aslında en doğrusu pipo filtre herhalde ama sürpriz geldi haylazlar. Hazırlıksız yakalandık. Ama tank içinde filtre boyutunun çok altında bir akıntı var. Ha bu arada su seviyesini de tabii ki yükselttim...



Malum son dönemlerdeki ekonomik durgunluk her yeri sarınca bugün ofisimden erken geldim evime. Biraz çalıştım ve kafam dağılsın diye Pi projeme devam ettim.

Akvaryumdaki LED'leri uzaktan açma kapatma ve zamanlama konusunda çalışmaya başladım. Farklı MosFet ve transistorler ile yaptığım denemeler beni tatmin etmedi.

En kolay ama masraflı yöntemi kullanmaya karar verdim. 5V relay board kullanarak bir devre oluşturdum. Bu arada masraflı dediğim şey 5TL. Belki simdi 10TL olmuştur.


Peki bu 5TL karşılığında ne elde ediyoruz. Ben akvaryum aydınlatmamı 2’ye böldüm. Sabah hafif aydınlatma ile başlayıp öğlen saatlerinde tüm ışıklar devreye girecek. Aksam saatlerinde ise tam tersi olacak. Ayrıca sistem gerektiğinde manuel olarak açılıp kapatabilme lüksüne de sahip olacağım böylelikle.

---------------12 Ekim 2019---------------------

Haftasonun başlaması ile çalışma odamıza geri döndük. Minik deneysel akvaryumumuz su an Lepistes yavruları tarafından işgal edildiği için denemelerimizi bilgisayar başında yapıyoruz. Bu da iyi bir simülasyon oluyor.

İlk olarak daha önceden yapmış olduğumuz bazı devreleri elden geçirdik ve daha stabil hale getirdik. Özellikle LED ışık kontrol tarafında bir miktar daha gelişim sağladık. Bu yeni hali ile simülasyonumuzu bitirirdik.


Daha sonra sistemi ev otomasyonunu kontrol için kullandığımız cihazlara taşıyıp uzaktan kontrol sistemini simüle ettik.

Arkasından basit makro uygulamalarımızı denedik. Makro derken örnekle anlatayım.

Benim kullandığım ısıtıcının termostat ayarı ile akvaryumun su sıcaklığı arasında fark oluşuyor. Sistemi su şekilde düzenledik,

Eğer akvaryum sıcaklığı 26 dereceden az ise ısıtıcı devreye girsin. 26 dereceye ulaştığı anda sistem ısıtıcıyı devre dışına alsın. Bu arada ısıtıcı 26 yerine 28 dereceye ayarlandı. Ancak kontrol ısıtıcı termostatı yerine minik bilgisayarımızda Akvaryum suyu ölçüm noktasında 26 derece olduğu an ısıtıcı sisteminin elektriği kapatılıyor sistem tarafından.


Ali'nin Akvaryum Maceraları: Işık Açma Kapatma


Pazar günü boş vaktimiz olduğunda Raspberry Pi ile uğraşmaya devam ettik. Deneme devre kartı üzerinde LED ışıklarımızın kontrol işlevine çalışmaya başladık. Malum bu arada bu tarz mini bilgisayarlar ile ilk yapılan işlerden bir tanesi de ışık açıp kapatma olayıdır... Bizde eksik kalmadık anlayacağınız...

Çok komplike bir ışık sistemimiz olmadığı için ekstra bir PWM kontrolcü kullanmadan Pi üzerindekileri kullanarak ışıklarımızı kontrol edebiliyoruz.

Bir sonraki adımda ışıklarımızın belirli saatlerde otomatik açılıp kapanması ve gün batımı/doğumu efektlerini ve/veya simülasyonunu denemek var.

Su an için yapabildiğimiz şeyler

1- Tank içi sıcaklık kontrolü
2- Odanın sıcaklık  kontrolü
3- Aydınlatmanın açılıp kapatılması
4- Yukarıdaki fonksiyonların cep telefonu  üzerinden kontrol edilebilmesi ve açılıp kapatılması



Bu arada balıklarımızın doğurması ufaklığı çok mutlu etti. Gözü gibi bakıyor balıklarına. Minik sistemimizin balıkları için faydalı olacağını düşündüğü için işlemleri hızlandırmak adına Lego'dan yukarıdaki kutuyu yapmış. El mahkum kullanacağız artık :=)


Ali'nin Akvaryum Maceraları: Otomasyona Giriş



Akvaryum hobisini daha eğlenceli ve "kolay" hale getirmek için bazı yollar bulmaya çalışıyorum.
—————————---------------------------------------------
Geçtiğimiz günlerde hobiyi kendime daha eğlenceli hale getirmek için olayın içerisine bilgisayar gireceğini yazmıştım. Evdeki çalışma odama minik bir akvaryum kurduk. Deneysel olacağı için abartmadık tabii ki, akvaryum 10 ila 15lt arası olmalı. Çalışmalarımız sırasında ana akvaryumdaki balıklarımızı korkutmayalım dedik. Hep çoğul kullanıyorum bu işleri çünkü oğlumla yapıyoruz.

Bugün ilk olarak akvaryum içi  sıcaklık ölçümü konusunda çalışmak istedim. Tüm çalışmaları oğlumla yapacağım için onun rahat söküp takabilmesi için ısı sensörüne pin bağlantısı lehimleyerek ise başladık.


Daha 4 yaşını yeni bitirdiği için çok ince işleri yapamıyoruz o yüzden pin lehimi önemli. Böylelikle devreleri veya sensorleri breadboard üzerine Lego ile oynar gibi takabiliyor. Lehimi de beraber yapıp makaron ile korumaya aldık.


Tabii ki bu işlemleri yaparken ufaklıkların elinin yanmaması için babaların elleri yanıyor Sağlık olsun. Lehim işlemini benim hobi odamda optimal havalandırma ve temizliği sağlanmış bir ortamda yapıyoruz. İnsanların lehim atığı solumaları uygun değil malumunuz, hele ki ufaklıkların. Aman dikkat!

Lehim islerinin akabinde breadboard üzerine basit bir devre kurduk. Oğluma hangi deliğe hangi renk pini yakacağını söyleyerek neredeyse devreyi ona yaptırdım. Uygun bir resistörü devremize dahil ettik. Bu işlemler için su geçirmez DS18B20 sensör ve 1 adet 4.7k'lık resistör kullandık.


Oğlanla çalışırken tabii ki ortalık biraz fazla dağılıyor. Görüntü icin kusura bakmayın.

Olayın yazılım tarafinda Reef Pi kullanacağımız için çok fazla şey ile uğraşmaya gerek yok. Tabii ki güncellemeler, Linux depolarından yazılım çekmek, sürücü yüklemek işler var ama sorun değil. Genel olarak basit işlemler sayılır.

Amacım akvaryumdan toplanan verilere istediğim yerden ulaşmak. Bu yüzden SSH kullanacağım ve ev network'ünde gerekli ayarları yaptım. Yukarıdaki fotoğrafta sol tarafta PI3 üzerinde sağ tarafta ise ana bilgisayar üzerinde uzaktan erişim ile ayni veriye ulaşabiliyorum.


Gerekli ayaları yaptıktan bu defa cep telefonu üzerinden verilere ulaşmak için gerekli ayarları yaptım. Akvaryum için sıcaklığı evin herhangi bir yerinden okuyabiliyoruz su an. Muhtemelen kısa zamanda vaktim olursa ayni veriyi ev dışından okumak için gerekli ayarları da yapacağım. Onu da bilahare anlatırım.

İlk gün için güzel bir çalışma yaptık Ali ile. Akvaryum ısısını herhangi bir noktadan okuyabilmek belki büyük bir olay değil ama bu sadece başlangıç tabii ki.

Bir sonraki adımda odanın ambiyant ısı ve nem değerlerini okumak için ayrıca bir sensör ve devre kuracağız. Sonraki adım akvaryum ışıklarının kontrolü ve otomasyonu olacak. Ondan sonrası hayallerimize kalmış; belki PH ölçümü, uzaktan akvaryum içinden görüntü almak, pompa sistemini açıp kapatmak, su taşma sensörü, otomatik su ekleme, iç akıntıyı ölçmek, uzaktan yem kontrolü ne bileyim aklınıza ne geliyorsa yapabilmek mümkün.

Bolca uğraşma, cüzzi sayılabilecek harcamalar, bolca vakit lazım. Gelişmeleri buraya yazmaya devam ederim.


Ali'nin Akvaryum Maceraları: Elden Geçirme


Geçtiğimiz haftalarda Cumartesi günü işlerimi halledince oğlumla akvaryumumuzda yapmak istediğimiz modifikasyonlara odaklandık. Daha önce Hagen kumu satın alıp güzelce yıkamıştım.

Bu Hagen denilen kum çok acayip bir mevzuu Türk akvaryum camiasında.. Aslında ortalıkta Hagen kum diye bir şey yok. Siyah renk kumlara bu isim veriliyor ancak üreticileri ve özellikleri hep farklı farklı.. Bir de üzerine bunun hileli olanları varmış. Zaman içerisinde salınım yapıp balıklarınızı bir güzel öldürüyor. O yüzden mıknatıs testi öneriliyor. Konunun derinliklerine akvaryum.com sitesinden dalabilirsiniz. Ben işimi şansa bırakmayıp gidip İzmir Malawi Akvaryumdan satın aldım.

Yine akvaryum.com  sitesinden kolay bakılabilir bitkiler konu başlığını okuyup bitki konusunda bir strateji belirlemiştik daha önce. Bakımı kolay, göreceli olarak arsız Egeria Densa ve saz bitkilerinin bizim gibi acemiler için uygun olacağına karar verip. Hazırlıklarımızı yaptık.

Oğlumla 4 adet Molly'nin akvaryum dışına alınacağı konusunda anlaşmıştık. Ancak vatoz ve çöpçüler konusunda olay çok sıkıntılı. Balıklarına her birine ismi ile hitap edecek kadar bağlanmış durumda. Bıyıklı çöpçü, çılgın vatoz gibi isimleri var. Bu durumda bu balıkları akvaryumdan çıkartmak maalesef mümkün olmayacak ki bu durum ebebeyn olarak benim hatam.

Keşke araştırıp alsaymışım, satıcıyı dinlemeseymişim. Akvaryumdan balıkları ayırmak için ufak çocuklar nasıl kafalanır gibi bir rehberde yok sitede maalesef :)

Buradaki seçeneğimiz pek yok gibi. Ya akvaryum büyütülecek veya olay şansa kalacak... Eşimde bende işimizi şansa bırakmak konusunda hemfikiriz. Karakter olarak akvaryumculuk hobisinin derinliklerine dalmak istemiyorum. Hem diğer hobilerimden dolayı ekstra vakit yaratmam mümkün değil, hemde olaya -amiyane tabiri ile- sararsam uzmanlaşmadan rahat etmem mümkün değil. Artık o noktadan sonra deniz akvaryumuna mı girişiriz bilemiyorum. Eşimde durumu bildiği için aman Hakan diyor... Ufaklıkta akvaryum bu kadar sahiplenmişken hevesini kırmak istemiyoruz.

İşlemleri benim gibi acemi arkadaşlar açısından bilgilendirme olması açısından kısaca yazayım. Hatalarımız varsa -ki vardır- daha deneyimli arkadaşlar düzeltirler. İlk önce plastik konteynırı temizleyip akvaryumdan çektiğimiz su ile doldurduk. Akvaryumu ilk kurarken satın aldığım iç filtreyi de konteynıra taktık. Konteynır oğlumun yedek oyuncaklarına ev sahipliği yapıyordu. Akabinde balıklarımızı dikkatlice yakalayarak konteynır içerisine koyduk. Dış filtremizi kapattık.

Akvaryumdaki kalan suyu boşalttık. Kirli su balkondaki bitkilere, temiz olan katman ise geri konulmak üzere kovaya ayrıldı. Kumları oğlanın oyuncak küreği ile boşalttık. Bunları yaparken oğluma eldiven giydiriyorum. Keza bende aynı şekilde. Sonunda akvaryum kaldırılabilecek ağırlığa düşünce güzelce temizliğimizi yaptık. Hagen veya artık gerçekte neyse kumumuzu ekledik. Bitkilerimizi diktik. Görsel olarak evet daha düzgün bir şeyler yapılabilirdi ancak tüm işlemleri oğlum yaptığı için kendi beğenisine göre yaptı. Bizde olduğu gibi kabul ettik tabii ki.

Akabinde daha önceden akvaryumdan çektiğimiz suyu akvaryuma geri koyduk. Akvaryumun içindeki su ile konteynır içerisindeki su arasındaki eksik suyu hesaplayarak damaca su kullanarak tamamladık. Bu işlemin ardından dış filtrenin çalışabileceği su seviyesini elde ettiğimiz için sistemi çalıştırmaya başladık. İçerisine Seachem Stability sıvısı ekledik.

Bir gün sonra ilk önce damlama yöntemi ile konteynıra ana akvaryum suyunu geçirirken, konteynırdaki suyu da yine aynı yöntemle akvaryuma geri pompaladık. En sonunda balıklarımızı yakalayıp ana tanka geri koyduk. Balıkların kepçe ile yakalanması işlemi oğlanın en çok hoşuna giden şey özellikle de vatozlar. Sonunda elini suya daldırıp yakalamaya bile çalıştı. Seyretmesi çok zevkli bir süreç. Akabinde normal işleyişimize geri döndük tabii ki..

Bundan sonra su değişimi vesaire gibi gündelik işlemler ile 2 ay civarı balıklarımızı yaşatmaya çalışırız. Akabinde dış filtre içerisinde modifikasyon yaparız herhalde. Elyaf değişimi, seramik vs... O konuda ayrıca görüş teatisi yaparız.. Ha bir de eğlence olsun diye Reef-Pi otomasyon sistemi yapacağım. Led lambaları kontrol etme, sıcaklık kontrolü gibi özellikleri çok gerekli olmasa da, eğlenceli vakit geçirmek için ideal gibi gözüktü bana.

Tüm bu süreçte anladığım iki şey var.. Benim gibi beli çok sağlam olmayan insanlar için akvaryum hobisi biraz "zul" haline gelebiliyor. Daha doğrusu bu tarz işlemler. Yoksa karşısına geçip oturmakta sıkıntı yok. Eğer evinizde 4-5 yaşlarında bir ufaklık varsa kaya gibi sağlam sinire ihtiyacınız var. Her işi yapmak istedikleri için ciddi bir koşuşturma ortamı oluyor. Ayrıca heyecan faktörü de ufaklıklarda maksimize oluyor. Benim açımdan bu büyük eğlence ama herkes için olmayabilir. O yüzden dikkat diyeyim.