Beach Boys Reel Tape


Eskiden uzun çalar, 45'likler, kaset ve hatta kartuş kaset formatlarındaki albümlerin satıldığını hepimiz biliyoruz. Bunlara bir ek olarak zamanında makara bant formatlı albümler de satılıyordu. Günümüzde bunları edinmek pek kolay değil. Edinseniz bile durumları pek iyi olmuyor. Tabii Amerikalı Tape Project gibi organizasyonlar günümüzde hala makara teyp formatlı albümler yayınlıyorlar. Ama fiyatlar evlere şenlik...


Zamanında edindiğim bazı makara teypleri girdikleri deliklerin içerisinde bulup çıkarttım sonunda. İlk elime gelen Capitol'un bastığı Best Of Beach Boys Volume 2 bandı. Hatırladığım kadarı ile setin tamamı iki makaraydı. İkincisini buldum ama ilki nereden çıkacak bakalım.

Bu aralar bloğuma, evin derinliklerinden çıkan malları ekleyeceğim. Nostalji olsun...

Kendi Sesiyle Atatürk Plağı


1966 yılında Milliyet Gazetesi ile Türk Philips tarafından hazırlanan 45'lik "Kendi Sesiyle Atatürk" Biliyorsunuz geçtiğimiz günlerde eski kayıtların devirleri ile ilgili bir tartışma yaşanmıştı. Kültür Bakanlığı'nın arşivlerinde bulunan bazı kayıtlar ile yapılan karşılaştırmalarda Atatürk'ün sesinin bildiğimiz tonundan biraz farklı olduğu iddia edilmişti. Ses tonu konusundaki tartışmaları dikkatle takip ettim ancak önemli olan konuşmaların içeriği!


Plağın arka kapağında şöyle bir not eklenmiş; "Ölümünün 28. yılında Atatürk'ün kutsal hatırasına sunduğumuz bu plak mevcut imkanların en iyi şekilde değerlendirilmesiyle hazırlanmıştır.

Bu konuda yararlandığımız geçmiş yıllara (1933-1935) ait belgeler, Hollanda'da Philips laboratuarlarında elektronik teçhizat ve filtrelerden geçirilerek parazit ve gürültü sesleri imkan nispetinde süzülmüştür. Bu tarihi sesin size en net ve pürüzsüz şekilde kazandırlması için gösterilen bütün çabaya rağmen, yararlanılan belgelerin ilkel metodlarla kaydedilmiş oluşu ve zamanla yıpranmış bulunması, daha iyi bir plak yapılmasını engellemiştir. Bütün bunlara rağmen, bu tarihi plağın, diskoteğinizde dokümanter plak olarak müstesna bir yer işgal edeceğine inanıyoruz."

Plak kapağına yazılan yazı ne kadar nazik bir dille yazılmış. Benim çok hoşuma gitti doğrusu. Bu arada dikkat ederseniz "diskotek" kelimesi o dönemde plak arşivi veya koleksiyon anlamında kullanılıyormuş. Bunun bir çok eski plakta gördüm. Hoşuma gitti  bende bu şekilde kullanacağım zaman zaman!


45'liğin bir yüzünde 10. Yıl Nutku, diğer yüzünde ise 1935 Kurultayının açılışında yaptığı konuşma var ki, bence bu önemli bir tarihsel belgedir. Yukarıdaki fotoğrafta da görüldüğü gibi Atatürk yaklaşan İkinci Dünya Savaşını 4 yıl öncesinden anlatıyor.

>Tarihi bir vesika olarak, diskoteğimin önemli bir parçası! Keşke imkan olsa da, 45'liği bilgisayara yükleyip, tekrar bir restorasyon ile meraklılara sunabilsem. Sanırım bunun için USB çıkışlı bir pikap katına ihtiyacım var. Restorasyon yazılımı konusunda ise çok sayıda açık kaynak kodlu yazılıma ulaşmak mümkün. Bu işi bir düşüneyim...

Kuş Sesleri Plak


Bu 45'liğin kapağına bakınca pek bir şey anlaşılmıyor. İsviçre Havayolları desteğinde hazırlanmış olduğuna dair bir logo arka kapağa eklenmiş. Plağın asıl ilginçliği gatefold kapak açılınca ortaya çıkıyor. Bakınız aşağıdaki resim;


Plakta dünyanın dört bir köşesinden kuş sesleri bulunuyor. Sanırım arşiv amaçlı üretilmiş bir plak. Son derece eğlenceli!

Mehter Marşları 45'lik


Bu hafta 45 devirlik plaklarımızı düzenledim. Yavaş yavaş listeleyip, temizliyorum. 7" boyutundaki plaklar özellikle kapakları varsa gerçekten çok keyifli oluyor. Dün akşam arşivin derinliklerinde bulduğum bir plak. Mehter Marşları 45'liği. Plağı bloğuma eklemiş olmamın sebebi bulunmaz Hint kumaşı olması değil. Yukarıdaki etikete dikkatlice bakarsanız Sivil Mehter Takımı ibaresi var. Askeri mehter takımı tabir edilen Haribiye Askeri Müzesinin Mehteran bölüğüdür, onu herkes bilir de, o dönemde sivil mehter takımı denilince ne anlaşılıyordu acaba?

HP-Compaq 100EU All In One PC


Bizimkiler geçen hafta kullandıkları bilgisayarı bozunca, yeni bir bilgisayar almak üzere araştırmaya başladım. Yaptıkları şey, internette dolaşmak ve oyun oynamak olunca basit bir bilgisayar ihtiyaçlarımızı karşılayacaktı. Geçmişte Apple'ın yaygınlaştırdığı tüm bilgisayar donanımının ekran arkasına saklanması konsepti günümüzde bir çok üreticinin ürün yelpazesinde kendisine yer bulmuş durumda.

HP-Compaq 100EU aslına bakarsanız günümüzde büyük popülerlik kazanan Netbook'ların donanımının 20" boyutundaki bir monitör arkasına eklenmesi olarak özetlenebilir. Yaklaşık 350 Dolar (artı KDV) gibi bir fiyat etiketine Intel® Atom™ D410 1.66 GHz'lik (533 MHz) bir işlemci, 1 GB DDR2 Bellek, (800MHz), 160GB'lık SATA bir disk, 20" boyutunda bir monitör, DVD±RW, klavye+fare ve Windows XP Home işletim sistemi satın almış oldum.

Bilgisayar üzerinde, sağ tarafta DVD okuyucu/yazıcı ve ekran parlaklık ayarları, sol tarafta 3 adet USB girişi ve kart okuyucu bulunuyor. Arka bölümde ise ethernet ve 2 adet USB girişi ayrıca elektrik bağlantısı için bağlantı noktası bulunuyor. Kutu içerisinden çıkan klavye ve fareyi kullanınca geriye 3 adet boş USB girişi kalıyor ki, bence yeterli.

Ürünün artı ve eksilerini şöyle sıralayabilirim. Artılar, çok şık tasarım, az yer kaplaması, standart bir masa üstü bilgisayara göre düşük enerji tüketimi, kullanım amacına göre ehven sayılabilecek fiyat. Ayrıca ürünün satış fiyatı etiketine HP'nin çok basit sayılabilecek bir yazıcısı olan Deskjet D1660 eklenmiş olması ilgi çekici. Eksiler; Wifi özelliğinin bulunmaması (küçük bir yatırımla bir Wifi alıcısı takmak mümkün) ekranın altına yerleştirilmiş hoparlörlerin son derece başarısız olması, çok kaliteli olmayan klavye ve mouse. Ürünün geliştirilebilir olmaması ve bir arıza durumunda komple servise gitme zorunluluğu diğer eksiler.

Uygun fiyata fazla yer kaplamayan şık bir bilgisayar arayan, internette gezinmek, basit oyunlar oynamak, DVD'lerini seyretmek isteyenlerin makul fiyat ödeyerek sahip olabilecekleri bir bilgisayar.