Geceler Boyunca Oyun Oynamayı Özlemek!


Geçtiğimiz haftalarda sizlere sonunda seyredecek bir dizi bulduğumu söylemiştim ve kısaca The Big Bang Theory'den bahsetmiştim. Amerikan CBS televizyonunda yayınlanan dizinin son sezonunun 19. bölümünün konusu beni büyümenin ne kadar kötü bir şey olduğunu konusunda tekrar düşündürdü. Ben bilgisayar ile haşır neşir olan bir nesildenim. Sokak oyunlarından Atari çağına geçişi canlı canlı yaşayan birisi olarak bilgisayar oyunlarının karşısında sabahlama mevzusu benim de büyük keyif alarak yaptığım bir etkinlik idi. Commodore 64 döneminden itibaren bazı oyunlara kafayı takıp Cumartesi günü eve kapanıp Pazartesi çıkmak son derece alışılmış bir olaydı benim için. PC döneminin başlaması ve oyunların gitgide karmaşıklaşması ise bu etkinlikleri daha da arttırmıştı. Allah'tan iş hayatının etkisiyle online oyun konusuna çok fazla bulaşmadım ama yine de geceler boyu CS ve dönemin Call Of Duty server'larında sabahlamalarım olmuştur. Hadi itiraf edeyim aslında bol bol olmuştu :)

İnsan büyüyünce ve sorumlulukları artınca bu tarz şeyleri ne yazık ki yapamıyor. Şöyle yakın arkadaşlarımızla içecek ve yiyecek stoğu yapıp "level kasmayı" arada sırada özlemiyor değilim. Eskiden çok sınırlı imkanlarla (hoş her zaman ortalamanın üzerinde bilgisayarlarım olmuştu) yapabildiğimiz şeyleri şu an bu imkanlarla yapamamak çok acayip bir duygu. Gigabyte'larca RAM, güçlü işlemciler ve geçmişte üretilebileceğini hayal bile edemeyeceğim garip kodlu ekran kartlarında bloğuma yazı yazıyor olmam traji komik bir durum.

Acaba işlere güçlere biraz ara verip Elder Scrolls dünyasına mı yelken açsam acaba :)

Hiç yorum yok :