Velet ve Plakları



Türkçe meali; plak koleksiyonumdan gurur duyuyorum. 1970'lerden bir karikatür ancak ne yazık ki çizerini bulamadım...

Gwangwon Arthall Galerisi



Hem "Twittering Machine" hemde "It Is Hifi" bloglarında rastladığım bir sanat galerisi. Kore'de bulunan bu galeri içerisinde hifi tarihinin altın çağında üretilmiş bir kısmın önemli cihazları dinlemek ve görebilmek mümkün. Liste oldukça uzun ancak bir kaçını yazayım. JBL'den Paragon ve Hartsfield ki bence her ikisi de çok güzel hoparlörlerdir. EV Patrician Ⅱ. EV deyince biliyorsunuz EV Electro Voice firmasının kullandığı bir kısaltma. Biz genelde bu firmayı seslendirme sistemleri ile tanıyor olsak da, Uzakdoğu'da 1980'li yıllarda ürettikleri hoparlörler bayağı ilgi çekiyor. Bir araştırmak lazım...



Klangfilm Bionor KLL433, ALTEC A-4, Western Electric 16A, 46, 555, MC 2500 derken liste uzadıkça uzuyor. Klangfilm 6S-ELA-2805 de ilgi çeken cihazlardan bir tanesi. Bu arada Uzakdoğuluları anlamak çok zor. Koskoca hoparlörleri, Amerika ve Avrupa'dan nasıl toplayıp ülkelerine götürmüşler. İşin komik tarafı şu an özellikle Avrupalılar günümüzde bayağı ağlayıp zırlıyorlar bu konuda. Neredeyse geçmişin tüm önemli hoparlörlerini Uzakdoğuya kaptırınca çoğu meraklı için bu hoparlörleri dinleyebilmek hayal. Amerika'da ise durum biraz daha iyi. O kadar çok mal üretmişler ki, yıllardır stok bitmediği gibi devamlı yenileri de bulunuyor.

Hakancez Oyun Dünyasında: Demon Hunter Olmak :)



Diablo III'ü Demon Hunter (DH) olarak oynamaya devam ediyorum. Biliyorsunuz DH ile çok farklı tarzlarda oynanabiliyor. Oynayan hemen herkes biliyordur,  Glass Cannon, Survivability, Tank olarak oynayan DH oyuncuları var. Şimdi de Battlefield Engineer listeye eklenecek. Ben oyun başlarında Glass Canon olmaya niyetlendim. Ancak yaş itibarı ile reflekslerimin pek iyi olmadığını kabul edene kadar bayağı sorun yaşadım. Sonrasında kendi uyum tarzıma uygun bir karakter yaratmayı başardım. Daha yapılacak çok şey var tabii ki...

Oyunun ilk günlerinden itibaren özellikle Athene yüzünden DH çok popüler oldu ve bu yüzden ekipmanı her zaman pahalı. Ben oldukça ekonomik bir ekipman toplamaya çalıştım. En pahalı ekipman 1M aldığım Manticore idi arkasında ise her biri 200K tutarında toplam 400K'ya mal olan Danetta Creed idi. Bu halde oyunu rahatlıkla oynayabiliyorum. Bazı elit ve champion pack'ler de sıkıntı yaşıyor olsam da, kite ederek veya farklı çözümlerle bu sıkıntıları aşmak mümkün. Şu sıralar daha çok arkadaşlarımla oynadığımdan önde tanklar olunca neredeyse hiç ölmeden ACT III'ü tamamlayabiliyorum.

Şimdilerde çift crossbow oynayan yok pek ama ben arada oynuyorum. Benim karakterin linki ise burada..

Yukarıda ayrıntıları görebileceğiniz gibi, çok iyi özellikleri olmayan Manticore ile toplam damage 40k Sharshooter ile 150K civarına yükseliyor. Danetta Creed seti ile toplam damage düşüyor ancak farklı zamanlarda farklı avantajlar sağlıyorlar. Savunma özellikleri ise life 43K, armor yaklaşık 6k ve All resist değerleri ise 360 civarında. Dikkat edeceğiniz gibi life değeri ortalama DH standartlarına göre biraz yüksek dediğim gibi refleksler eskisi gibi çabuk yanıt vermediğinden life miktarı bana ek tepki süresi veriyor. Armor ve all resist değerleri ise ortalama DH standartlarında.

Bir de Danetta Creed 1h Crossbow'larla yaptığım bir konfigürasyonum olduğundan bahsettim. Her iki silahta da ek Disciple (19) ek hatred generation ve göreceli yüksek LOH değerleri var. Silahlar en üst düzey olmasa da çok ucuza denk gelmişti (200K tanesi) Bu silahları genelde yanımda taşıyıp reflect damage veren düşmanlarda bunları tercih ediyorum

Blizzard'çılar ilginç bir karakter yaratmışlar. Bence DH Lore'u da son derece zevkli. İlerleyen dönemlerde romanlarla geliştirirler herhalde..

Benim stratejim her iki konfigürasyonda da mümkün olduğunca hatred generation'a yüklenerek rapid fire veya benzeri sağ fare büyülerini uzun süre kullanarak maksimum damage verebilmek ve her konfigürasyonda mümkün olduğunca ek Disciple'a sahip olup sıkıntılı zamanlarda ortadan kaybolmak.

Görebileceğiniz üzere karakterin ekipmanı üzerinde yapılabilecek çok şey var. Daha fazla Critical Chance (CC) daha fazla Attack Speed veren ekipmanlar ilk bakışta fark ediliyor. Zaman içerisinde daha fazla altın harcayarak edinilebilir. Ekipmanda MF veya gold find gibi ek özellikler yok. ACT I ve II için ayrıca sandıkta birer set tutuyorum. ACT III için böyle bir kombinasyonum yok şimdilik çok hem yaşayıp hemde iyi loot yapabileceğiniz ekipman çok pahalı.

Demon Hunter dünyasında bir süre daha takılmaya devam edeceğim sanırım. Bu arada Diablo oynayanlara oyundaki mahlasımın quorthan#2815 olduğunu hatırlatayım beni arkadaş listesine ekleyebilirsiniz...

Bir Zihni Sinir Projesi



Amerikalı bir arkadaşımız plak dinlerken kullandığı sistemi ev dekorasyonunun bir parçası haline getirmeye karar vermiş ve yukarıdaki manzara ortaya çıkmış. Her taraftan geçen kablolar, devre kartları derken ortaya çıkan manzara oldukça değişik. Hoş tabii ülkemizde böyle bir şeyi -artık dekorasyon veya ne derseniz deyin- yapabilecek insan sayısı azdır. 5 adet kabloya laf eden eşler varken bunu yapabilecek insan sayısı azdır herhalde. Benim bir ara buna benzer bir bilgisayar projem vardı. Tüm parçalar tozdan leş gibi olunca vazgeçmiştim.

Çok Özledik; Amy Winehouse



Geçenlerde aklıma geldi bayağı bir Amy Winehouse dinledim. Winehouse’u bu kadar değerli kılan şey bence soul müziğin önemli kadın solistlerine olan ilgisi sayesinde müziğinde yakaladığı çizgidir. Müzik tarihini incelemeyen, müzik dinlemeyen bir insanın böylesine bir karışımı elde etmesi mümkün değildir. Winehouse tahmin edebileceğiniz gibi iyi bir müzik dinleyicisidir aynı zamanda… Bunun yanında dünya müziğinde gitgide geriye düşen İngiliz müziğinin yeniden başarıdan başarıya koşmasını sağlaması önemlidir. 2000′lerde İngilizlerin dünyaca çok tanınmayan ama kaliteli müzik dergileri sıralamasında en başlarda kendilerine yer bulabilecek bağımsız müzik dergilerinde Winehouse rüzgarı öyle bir esiyordu ki, bu dergileri okuyanların onun müziğini merak etmemesi imkansız gibi bir şeydi. Bu dönemlerde de Winehouse’un kimyasallarla arasının iyi olduğu biliniyordu ancak ölümcül sorunlara yol açması olasılığı pek yoktu. Müzik dünyasının görünen yüzünden daha derinlere girdikçe konuşulmayan gerçekler vardır. Hemen herkes bu gerçekleri bilir ama küçük ve bağımsız hareket eden müzik dergileri, dinleyiciler ve müzisyenler arasında adı konulmamış bir sessizlik yemini vardır. Yazının tamamına buradan ulaşabilirsiniz.