Jimi Hendrix - First Rays of the New Rising Sun



Şu hayatta albümlerini almaya doyamadığım pek az müzisyen vardır. Seneler geçip müzik zevkim değişse de, bu isimler pek değişmedi. Şu sıralar radyoda boş bir kanal ayarlayıp onu dinleyecek kıvama -bir nevi noise olarak hayal edin, bakınız John Cage- gelmişken bile bu isimler beni hep heyecanlandırmıştır. Bu isimlerden bir tanesi Jimi Hendrix.

Aslında evirip çevirip diskografisine baktığınızda Jimi Hendrix hayatta iken basılmış çok fazla albümü yok. Şöyle bir bakarsak Jimi Hendrix Experience ile birlikte kaydettiği 3 albüm (Are You Experienced 1967, Axis: Bold as Love 1967 ve Electric Ladyland 1968) ve Band of Gypsys ile 1970 yılında kaydettiği konser albümü. Ancak Hendrix 1970 yılında öldükten sonra bir çok kayıt yayınlanıyor. Aslında bazı kayıtlar albüm olarak yayınlanmaya çok hazır haldeyken tamamlanmamış, bazıları ise konser kayıtları. Bunların yanında müzik yaşamının erken dönemlerinde soul, R&B ve blues toplulukları ile çalıştığı yıllardan bazı kayıtlar yayınlanıyor. 2000'lerde bile daha önceden resmi olarak yayınlanmamış -ancak meraklıların bir şekilde arşivlerinde yer alan- Valleys of Neptune gibi kayıtlar ortaya çıkabiliyor. Hatta ben kendi adıma daha da çıkmaya devam edeceğini düşünüyorum. Son dönemlerde “In The West” veya “Winterland” gibi canlı performanslar hala müzik meraklılarından büyük talep gördüğüne göre, benim gibi Hendrix delisi çok var demektir.

Bu yazımda size 1997 yılında yayınlanmış bir Hendrix albümünden bahsedeyim; “First Rays of the New Rising Sun”

Şimdi gelin kısa bir tarih yolculuğuna çıkalım. Albüm aslında 1970 sonlarında veya 1971 başlarında basılması planlanan çift plaktan oluşan bir albüm. Hendrix, 1970 yazında İngiltere'de “Isle of Wight” festivalinde çalmak üzere yola çıkıyor ve bu festivalin ardından Avrupa turnesi başlıyor. Bu turnenin bitiminde Hendrix'in Amerika'ya dönüp stüdyoda albümüne son halini verip piyasaya çıkması düşünülürken Hendrix, Avrupa'da fazla doz uyuşturucu tarafından ölüyor. Böylelikle albüm ortada kalıyor.



Hendrix aslında albüme çok özenmiş. Defalarca şarkıları değiştirdiğinden albümün stüdyo süreci uzadıkça uzamış. Hatta albümün iki değil üç plak olarak yayınlanması gündeme gelmiş. Albümün ismi de defalarca değişmiş, ilk düşünülen isim “People, Hell And Angels” imiş. Hendrix vakit bulup stüdyoya girdiğinde ve normal durumdayken albümün iskeletini ortaya çıkartmış. Bu konuda bir çok şehir efsanesi var. Bazı bantlarda konsept şarkı listesi bulunmuş ancak bu kapaklarda yazılmış yazıların daha doğrusu şarkı listelerinin Hendrix'in el yazısı olmadığı söyleniyor. Ayrıca albümle ilgili Hendrix'in tuttuğu bir çok not var. Aslında albümün ilk plağının şarkı listesi tam olarak hazır, ikinci plakta ise olmasını istediği şarkıların bir listesini yazmış. Bazı kaynaklarda bu listenin 20 şarkıyı geçtiği söylenir. Belki de Hendrix bu kadar şarkı arasında karar veremediği için albüm 3 plak olarak yayınlanacaktı. Bunu hiçbir zaman bilemeyeceğiz...

Karmaşa burada bitmiyor. Hendrix öldükten sonra 1971 yılında yayınlanan The Cry of Love ve Rainbow Bridge albümlerinde de benzer bir durumla karşı karşıyayız. Ancak yukarıda bahsettiğim listedeki şarkıların bir kısmı 1971'de yayınlanan albümlerde bulunuyor. Sanırım 3 veya 4 şarkı yayınlanmamış durumda. Bunların hemen ardından üçüncü bir plak ortaya çıkıyor; War Heroes. Bu plakla beraber bu listenin neredeyse tamamı yayınlanmış oluyor.



Liste bir şekilde yayınlanıyor ancak ortada bambaşka bir durum var. Bahsi geçen şarkıların bir kısmının birden fazla kaydı var. Bazıları stüdyo session'larında ortaya çıkmış, bazıları özel olarak kaydedilmiş bazıları da konserlerde çalınmış. Sonunda bir prodüktör ortaya çıkıyor; Alan Douglas. Aslında Douglas uzun seneler Hendrix ile çalışmış bir isim. Douglas yayınlanmamış kayıtları alıyor, bunların kayıtlarında oynamalar yapıyor hatta Hendrix ile hiç çalmamış müzisyenler eksik bölümleri yeniden kaydediyor. Bazı bölümlerde arka vokaller ekleniyor. Böylesine bir çalışma sonrasında “Voodoo Soup” albümü 1995 senesinde ortaya çıkıyor. Aslında “First Rays of the New Rising Sun” projesinin önemli şarkıları bu albümde var ancak şarkılara o kadar çok ekleme var ki, sonunda iş mahkemelik oluyor. Hendrix vakfı konuya el atıyor ve bu rezilliğe bir son vermeye karar veriyor. Yine Hendrix ile çalışmış Eddie Kramer görev başına geliyor ve yazının başlarında bahsettiğim liste yeniden ele alıyor. Tartışmaya açık tüm şarkılar kayıttan ayrılıyor. Çeşitli dönemlerde çalınan farklı bölümler teker teker incelenerek orijinaline en yakın hale getiriliyor. Tabii ki orijinal hale getiriliyor demek mümkün değil; bunun için Hendrix'in yaşamda olması gerekir!

Albümün isminin hikayesi de son derece ilginçtir. Bunu da paylaşayım. Albümdeki iki parçadan hareketle isim bulunuyor. Bir bölümü “Hey Baby” (New Rising Sun) şarkısından ve diğer bölümü “Izabella”nın konser yorumlarında şarkı sunumunda söylenen cümleden; First Rays!

Albümün orijinali Hendrix yaşasaydı nasıl olurdu asla bilemeyeceğiz ama Hendrix Vakfı ve Eddie Kramer'e güvenmekten başka yapabileceğimiz bir şey yok. Kendi adıma konuşayım “First Rays of the New Rising Sun” albümünde benim yadırgadığım pek bir şey yok. Bağrıma uzun zaman önce bastım bu albümü...



Albüme “Music On Vinyl” (MOV) şirketi geçtiğimiz senelerde yeniden bir baskı yapmıştı. Baskı gayet başarılı ve içerisinden çıkan kitapçıktaki notlar ve fotoğraflar ile baskının değeri biraz daha yükseliyor. Yazının başlarında bazı el yazısı notlardan bahsetmiştim ya, kitapçıkta bu notların bir kısmını görebiliyorsunuz. Ayrıntılı bir kaç fotoğrafı yazıya serpiştirdim zaten :)

Hendrix diskografisi plak formatında MOV plak firması tarafından basıldıkça Equinox Music tarafından ülkemize getiriliyor. Son dönemlerde neredeyse tüm Hendrix arşivimi yeniledim bu sayede. Equinox Music çok hayır dua alıyor benden bu sayede:) Şaka bir yana özellikle Are You Experienced 1967, Axis: Bold as Love 1967 ve Electric Ladyland 1968 baskıları çok keyifli mutlaka edinin. Hazır ülkemizde de bulunabiliyor iken bu şansı değerlendirmek lazım. Evet biraz pahalılar ama hayatınız boyunca dinleyeceğinize emin olabilirsiniz. Hendrix'in müziği gerçekten öyle en azından benim için....

Hiç yorum yok :