Yeniden basılan plağın koleksiyonu olur mu, olmaz mı? Plak koleksiyoncusu (1) nedir, ne değildir. Son zamanlarda bu konunun ülkemizde de tartışıldığını daha fazla duyar olduk. İsterseniz bu konuya kısa bir yazı ile giriş yapalım. İlerleyen günlerde (veya haftalarda) farklı yazılarla bu yazıyı geliştirmeye devam ederiz.
Plak koleksiyonculuğu aslında tüm dünyada azımsanamayacak sayıda insanın uğraştığı bir konu. Yüzlerce web sitesi, üye sayısı onbinlerle ifade edilebilecek topluluklar ve hatta basılı dergiler (örneğin Record Collector) ile tüm dünya çapında bir hobi, uğraş veya bir hastalık. Plak koleksiyonculuğu aslında görüldüğünden çok daha geniş bir alan. Bazı meraklılar "Picture Vinyl" denilen üzerinde resim bulunan baskıları, bazı meraklılar belirli bir müzik dönemine veya topluluğa ait plakların farklı baskılarını topluyor. Herkesin farklı bir fetişi var. Ancak bu koleksiyonculuğun en yaygın olduğu iki bölgede; (2) Amerika ve Uzak Doğu'da (özellikle Japonya) 45'likler çok çok önemli. Bu konuda aslında pek haksız değiller. Sebeplerini ayrı bir başlıkta tartışırız. 78'lik veya bizde popüler adıyla taş plaklar da koleksiyoncular için ayrı bir alan. Ancak 78'lik alanı kendi içerisinde bir çok alt dala bölünüyor. Tabi konu sadece bunlarla sınırlı değil, 16 devirlik plaklar, farklı hızlara ve standartlara ait plaklar, ciddi bir meraklı kitlesi tarafından takip ediliyor. 1950'lerde RIAA standartları ortaya çıkmadan önce ortalıkta çok fazla hatta daha doğru bir deyişle neredeyse her firmanın kendi standartları vardı. Bu konuyla alakalı olarak buradaki yazımda bayağı ayrıntı bulabilirsiniz. Bir göz atmanızı tavsiye ederim.
Biz Stereo Mecmuası'nda genelde hifi pazarına yönelik ürünleri mercek altına alıyor ve haberlerini veriyoruz. Ancak odyofil pazarına hitap eden ürünlerde geçmişteki plak standartlarına yönelik ayar yapılabilecek özel donanımlar (pikap katları gibi) binlerce Dolarlık fiyat etiketlerine sahip iken, bu pazara kardeş bir alanda farklı firmalar, sessiz sedasız bu standartları destekleyen ürünleri çok daha makul fiyatlarla uzun yıllardan beri pazara sürüyorlar. (3) Hatta hifi dünyasının bir adım uzağındaki firmalar ürettikleri pikaplarda 1950'lerin öncesindeki hızları destekleyen pikaplar üretiyorlar. Bu tarz ürünlere büyük hifi dergilerinde veya hifi web sitelerinde rastlamak pek mümkün değil. İşin komik olan tarafı daha ortalarda büyük hifi siteleri yok iken, bu üreticilerin web siteleri, çeşitli koleksiyon topluluklarının web sitelerinde boy gösteriyordu.
Plaklar ve onlarla alakalı elektronikler aslında günümüzde de önemli bir pazar ancak bu pazarın büyük bir kısmı koleksiyoncular ve die-hard (sıkı mı desek acaba) plak dinleyicilerinden oluşuyor. Odyofiller, bu pazarın sadece küçük bir kısmı. Aklıma geldi. Benzer bir durum vakum tüp pazarı içinde geçerlidir. Sanılanın aksine bunca yıldır vakum tüplerin yaşamasının en önemli sebebi, gitar meraklılarıdır ve pazarın en önemli bölümünü onlar oluştururlar. Kısacası gitar meraklılarının ilgi duyduğu tüplerde sürümden, odyofillerin ilgi duyduğu tüplerde ise satış fiyatından kar edilir. Bu tespiti bir kenara not edelim, bir başka yazı da başlangıç noktamızı oluşturacak.
Anlayacağınız plak koleksiyonculuğu üst başlığının altında onlarca alt başlık var. Ve konu dallanıp budaklanıyor. Bu yazımda bir soruya odaklanayım; "yeniden basılan plağın koleksiyonu olur mu, olmaz mı?"
Öncelikle konuyu bir açalım. Yeni basılan ile yeniden basılan plak arasında önemli bir fark var. Örneğin bugün yayınlanan bir albümün basılan plağını yeni basılan plak olarak nitelendirmek lazım. Bu tarz plaklar, koleksiyoncular için birer malzeme. Özellikle de sınırlı sayıda basılan albümler. Ancak yeni albümlerin bir çoğunun baskısı oldukça adetli olduğundan değerlerinin çok yükselmeyeceği aşikar. Ekonominin temel kuralı olan arz-talep dengesi, plaklar içinde geçerli. 30.000 adet basılan bir albümle, 3.000 adet basılan bir albüm arasında her açıdan farklar oluşuyor. Zaten önemli toplulukların albümleri, özellikle de kısıtlı sayıda basıldı ise Amazon gibi çeşitli alışveriş sitelerinde boy gösterdikten çok kısa bir süre (4) sonra stoklar bitti ibaresini görebiliyorsunuz. Bu tarz plaklar koleksiyoncuların ilgisini çekiyor.
Yeniden basılan plaklar ise, isminden anlaşılabileceği gibi geçmişte yayınlanıp baskısı tamamen tükenen albümlerin yeniden basılması anlamına geliyor. Genel olarak, bildiğimiz anlamda plak koleksiyoncuları bu tarz yeni baskıların peşine çok düşmüyorlar. Ancak günümüzde popüler olan özel 45 devir baskılar, kendisine yeni bir meraklı topluluğu yani koleksiyoncular yaratmış durumda. Bu durum bazı tartışmaları beraberinde getiriyor. Sınırlı baskı ve 45 devirler için, bazı önemli koleksiyon sitelerinde başlıklar açılıyor. Plak şirketlerinin kataloglarından son derece az basılan bazı 45 devirlik özel baskılar, koleksiyoncuların ilgisini çekmiş durumda. Zaten bu yüzden başta bazı Amerikan firmalarının yayınladıkları özel baskıların satıştaki son örneklerinin fiyatları bir anda artıveriyor. Bu özel baskıların kendi koleksiyoncu pazarı oluşmuş durumda.
Konu dallanıp budaklanacak, ancak şimdilik bu kadar :)
(1) Normal koşullarda ben yazılarımda koleksiyoner şeklinde kullanıyordum. Ancak TDK sözlüğüne göre koleksiyoncu olarak Türkçeleştirilmiş. Bundan sonra daha "koleksiyoncu"yu kullanmaya çalışacağım.
(2) İngiltere'yi de bu listeye eklemek lazım. Ancak son yıllarda bozulan ekonomisi nedeni ile bazı çok büyük arşivler Uzak Doğu'ya satılmış ve taşınmış.
(3) Bunlardan en bilindiklerinden bir tanesi Amerikalı Esoteric Sound firmasıdır. Koleksiyonculara yönelik çok ilginç ürünleri olan firma nadiren hifi dergilerine de konu oluyor.
(4) Amazon'da 15 dakika içinde tükenen bir albümü kendi gözümle gördüm örneğin.
(2) İngiltere'yi de bu listeye eklemek lazım. Ancak son yıllarda bozulan ekonomisi nedeni ile bazı çok büyük arşivler Uzak Doğu'ya satılmış ve taşınmış.
(3) Bunlardan en bilindiklerinden bir tanesi Amerikalı Esoteric Sound firmasıdır. Koleksiyonculara yönelik çok ilginç ürünleri olan firma nadiren hifi dergilerine de konu oluyor.
(4) Amazon'da 15 dakika içinde tükenen bir albümü kendi gözümle gördüm örneğin.