Lego MP3 Çalar



İtalyan Hobbymedia firması aslında maketler ve uzaktan kumanda edilebilir modeller konusunda uzmanlaşmış bir firma. Ancak zaman zaman ilginç ürünlere de imza atıyorlar. Firma daha önce ürettiği Lego dijital fotoğraf makinesinin başarısından sonra Lego MP3 çalarını duyurmuş. Her ne kadar oyuncak gibi gözükse de tam fonksiyonlu bir sistem. Ses kalitesi muhtemelen çok kötüdür ama bu ürünün eğlenceli olduğu gerçeğini değiştirmiyor...

Plak Koleksiyoncusunun Rehberi: Plak Temizleme Konusu



Bundan seneler önce Stereo Mecmuası'nda plak temizliği ile alakalı bazı maddeler yazmıştım. Bu yazıyı yazalı en az 5-6 sene oluyor. Oirijinal metin buradan okunabilir. Aradan geçen senelerde bu yazıda bazı düzeltmeler yapmam gerektiğine karar verdim. İşte orijinal metin artı düzeltmeleri aşağıda bulabilirsiniz.

1. Plakların en önemli düşmanı tozdur. Bunun yanı sıra sigara dumanı, nem ve ısıda plaklara zarar veren etkenlerdendir. Lütfen plaklarınız bu faktörlerden direkt olarak etkilenebileceği yerlerde tutmayınız. Hemen bir ekleme mümkünse plaklarınızı özel bir dış kılıf ile koruyunuz. Bu kılıfları çeşitli sitelerden satın alabileceğiniz gibi ambalajcılarda satılan naylon poşetlerden uygun olanlarını kullanabilirsiniz.

2.Kuru bir bez ile plakları temizlemek, plak üzerinde statik enerji oluşturur , bu da okunma esnasında istenmeyen seslere yol acar. Bu durumda anti-statik fırça kullanmak en mantıklısıdır. Plaklarınızı ilk aldığınızda bir miktar temizleme sıvısı ile silip anti-statik fırça ile temizlerseniz daha sonraki dönemlerde daha az tozlanacaktır. Tabii ki çevrenizde plak temizleme makinesi olan birileri varsa en sağlıklı temizlik yöntemi bu makineleri kullanmaktır. Plak temizleme makineleri çok pahalı oyuncaklar olduğu için eğer çok geniş bir koleksiyonunuz yoksa veya geniş maddi imkanlara sahip değilseniz arkasından koşmak için çok pahalıdırlar.

3.Anti statik fırça ile yapılacak temizlik mutlaka plak izlerini takip edecek şekilde yapılmalıdır. Aksi taktirde kanallardaki tozlar temizlenmeyecektir. işlem fazla bastırmadan mümkün olduğunca narin şekilde yapılmalıdır.

4. Anti-statik fırçanın kılları el ile temizlenmemelidir. Genelde bunun için fırçada ayrı bir bölüm olur veya fırça bir toz aparatı ile birlikte gelir. Eğer ki böyle bir bolum yoksa mesela bilgisayar kasanızın power supply'i gibi bir yere bir kere sürterek fırçanızı tozlardan temizleyebilirsiniz. Ama siz yine de oldukça ucuz olan ve plak temizlemek için üretilmiş güzel bir fırça edinin...

5. Plağınız pikapta çalınırken dikkatli olun.. Titreşimler ve yanlışlıkla çarpmalar sonucunda plakların üzerinde geri dönülemez çizikler oluşabilir. Pikap, eğer mümkün ise hoparlörlerin uzağında ve özellikle bas titreşimlerinden uzakta durmalıdır. Siz fark etmeden bu titreşimler plakta kalıcı sorunlar oluştur.

6. Pikabınızdaki iğneyi değiştirmek için cimrilik etmeyin. Çoğu iğne 3000 saat omurludur. Bu süreyi beklemeden değişiklik yapın. Benim çok karşılaştığım traji-komik bir durum ciddi pahalı iğneler alıp bunları zamanı geldiğinde değiştirmeyen insanlardır. Bunun yerine daha ucuz bir iğne alıp gerektiğinde değiştirmek plak arşivinizin ömrü için önemli bir etkendir. Şimdi burada bir parantez açalım. Bu yazıyı yazmamın üzerinden muhtemelen 5 sene geçti ve 3.000 saat ömür konusunun biraz soru işaretleri ile dolu olduğunu öğrendim. Şu an 3.000 saatin çok üzerinde kullandığım pikap iğnelerim var. Bu noktada eğer seste bir sorun duymuyorsanız iğnenizin ömrü konusunda çok endişe etmenize gerek yok. Belirli bir kalitenin üzerindeki iğnelerde zaman içerisinde belirli frekanslarda -özellikle yüksek frekanslar- eksilmeler olur ancak bu durum plaklara zarar verebilme potansiyelinin olduğu anlamına gelmez. Aradan geçen seneler boyunca orta segment altındaki iğneler hariç kullanım ömürleri konusunda bir genelleme yapmanın doğru olmayacağını rahatlıkla söyleyebilirim. Aslında bu madde için şöyle demek daha doğru olacaktır; iğneniz değiştirilmesi gerekli zamanı size mutlaka hatırlatacaktır...

7. Plak sıvı ile temizlenmesi gerekiyor ise, alkol içermeyen ve uçucu bir sıvı ile temizlenmelidir. Ayrıca kullanılacak bez mutlaka yüzde yüz pamuklu olmalıdır. Böylelikle plak yüzeyinde yabancı madde kalmaz. Bu sıvıları satın alabileceğiniz gibi kendinizde yapabilirsiniz. Ben Pevasan isimli bir firmanın sıvısını sulandırarak kullanmaktayım. Bir kaba 2/3 oranında bu sıvıdan, 1/3 oranında su koyarak bir fluid oluşturup, bunu kullanıyorum tavsiye ederim. PC malzemeleri satan yerlerden bu urunu bulabilirsiniz (not. ürün adı burada reklam amaçlı kullanılmamaktadır) Aradan seneler geçtiğinde ortalıkta böylesine firmalar kalmadığı için farklı temizlik sıvıları kullanmak zorunluluğu oluştu. Kendi kullandığım temizlik sıvısı ile alakalı burada bir şeyler yazmıştım. Eğer imkanınız varsa bu iş için özel üretilmiş sıvıları kullanmak en iyi seçenek. Ancak kimyasal içerikli sıvıların nakliyesinde sorunlar olduğu için linkini verdiğim sıvı da iş görür. Bu temizliği sadece çok kirli plaklarınızda uygulayın. Bu arada o dönem not etmeyi unutmuşum; 78 devirlik Shellac (veya bilinen tabirle taş) plakları sakın bu tarz sıvılar ile temizlemeyin...

8. Plaklarınızın üzerinde çok toz varsa bunu ilk önce bir elektrik süpürgesi ile çekin. 2500W bir süpürge ciddi oranda toz çekebilir. Bu işlemi yaparken sakin süpürgeyi plağa değirmeyin. Bu hala iyi bir seçenek ve zaman zaman kullanmaya devam ediyorum.

9. Plaklarınızı güneşten ve hatta aşırı sıcak ortamlardan korun. Yüzeyde dalgalanmaları önlersiniz. Haydi bir not; eğer yamuk plaklarınız varsa bunları tercihan iki camın arasına koyun. Bu halde sıcak bir ortama bırakın. Ancak sıcak ortam direkt gün ışığı almamalıdır. Örneğin arabanızın bagajı bu işlem için en ideal yerlerden bir tanesidir. Hafta sonu plağınızı bagajda bırakıp hafta başı elinize aldığınızda büyük ölçüde düzelmiş olacağını göreceksiniz.

10.Asla plaklarınızı üst üste saklamayınız Bunu her birinin kabı olsa bile yapmayınız. Şekillerinde bozulamalar ve yamulmalar oluşur ve bunlar hiçbir şekilde düzeltilemez. Aslında hiçbir şekilde düzeltilemez yanlış bir önerme olmuş. Madde 9'da görebileceğiniz gibi bir umut kapısı var. Ama dertsiz başa dert açmaya gerek yok. Bu yazıyı yazdığım günlerde ülkemizde Ikea benzeri mağazalar yoktu. Plak koleksiyonu yapanlar veya plak toplayanlar, oldukça cüzi tutarlar ödeyerek Expedit gibi harika çözümlere kavuşabilirler.

11. Genelde değersiz bulunan 45likler üst üste kapsız konuluyor. Bir toz tanesi bile ciddi ama gözle görülmeyen çizikler oluşturacağından en kotu ihtimalle bunlar için kartondan veya A4 kağıttan kaplar yapın veya İnternet'ten sipariş edin. Aslında bu konuda ülkemizde de çözümler var artık. Rengarenk karton koruma kaplarını ülkemizden de tedarik edebiliyorsunuz. Bu arada 45'likler konusunda şuraya bir göz atmanızı öneririm. Özellikle de 45'liklerin değersiz olduğunu düşünüyorsanız!

12. Biraz yer ayırıp plaklarınızı 20'li gruplar halinde A4 kutularında saklayabilirsiniz. Hem seçmesi kolay olur, hem ezilmezler hemde kutuda biraz oynama yapıp üstlerini istediğiniz zaman kapatabilirsiniz. Devamlı alışveriş yaptığınız bir hiper markette kırtasiye reyonundaki arkadaşa rica edip bunları alabilirsiniz. Özellikle Mopak firmasının A4 kutuları gerçekten çok ideal. Eğer yaşadığınız yerde bir yapı market varsa ziyaret etmenizde fayda olacaktır. Özellikle IKEA'da güzel şeyler bulunabiliyor. Bu dönemlerde yazıyı Birkaç kere elden geçirmiştim. Ancak artık ülkemizin dört bir tarafında yapı marketler var ve bir şekilde uygun çözümleri bulabilmek mümkün. Zaman ne kadar hızlı değişiyor

13. Eğer plaklarınızı kutuda saklıyorsanız içlerine elektronikçilerde rahatlıkla bulunan silikon nem alıcılardan ekleyin. Kutunun içinde nem oluşumunu önlersiniz. Kesinlikle öyle. Bu bence hala en iyi çözüm.

14. Plakların iç kapaklarını plağın üst kapağının açıklığına ters yönde kapatın. Plak tozdan bu şekilde korunur. Kesinlikle doğru bir tespit. Ayrıca Madde 1'de bahsettiğim dış kılıflardan edinerek daha iyi toz koruması sağlayabilirsiniz.

15. Plaklarınızı iç kapak (sleeve) olmadan kapağın içine koymayın, kartonda oluşmuş girinti çıkıntılar plağınıza zarar verebilir. Bu maddeyi biraz geliştirmek gerekiyor. İç kapaklarınız eğer kötü durumdaysa mutlaka yenileri ile değiştirin. En iyi çözüm kağıt içerisinde anti-statik naylon olan iç kapaklardır. Ayrıca Mobile Fidelty (MoFi) firmasının ürettiği gibi naylon iç kaplarda tercih edilebilir.

16. Plağın okuma yüzüne elinizi sürmeyin, insan tenindeki yağın plak üzerinden temizlenmesi kolay bir is değildir. Mutlaka kenarlarından tutun. Kesinlikle bu konu çok çok mühim...

17 .Bir şeyi asla unutmayın. Elinizdeki bir plak, bir daha asla üretilmeyecektir. Eğer o plak 1.000 adet üretildi ise onu kullanılmaz hale getirmeniz 999 adet kalması demektir. Bir plağınızı sevmiyorsanız bile ona özen gösterin veya değerini bilecek insanlara verin. Bunu kültürel bir ödevmiş gibi addedin... Valla bu maddeyi harika yazmışım. Kesinlikle öyle :)

Eh sıhhat ve sağlığım yerinde olursa 4-5 sene sonra bu yazıyı da elden geçiririm artık...


Animasyonlu Albüm Kapakları: Tracy Chapman



Bloğumda eğlenceli yeni bir kategori açmaya karar verdim. Bu bölümde sonradan hareketlendirilmiş plak kapaklarına yer veriyorum. ilk konuğumuz Tracy Chapman'ın büyük bir çıkış yaptığı kendi adını taşıyan albümü. Albümden "Fast Car" isimli şarkı ile Chapman tüm dünyanın ilgisini çekmişti. Yukarıda hareketli görüntüyü aşağıda ise orijinal kapağı görebilirsiniz. Hareketli görüntüler biraz geç yüklenebilir. Biraz bekleyin pişman olmayacaksınız...

Pikaplar Moda Dünyasına da Girdi!



Son dönemlerde pikaplar ciddi bir trend haline geldiler. Hemen her alanda pikaplara rastlamak mümkün. New York'lu modacı Tom Scott'un kıyafetlerinin sergilendiği bir mağazada bol bol pikap kullanılmış. Kıyafet gözüme pek hoş gözükmedi ama ortalıkta bir pikap olması güzel...

Franck W. Fromy - Quatre Axes Mutants LP



Bazen elinize bazı albümler geçer ve hayatınız söner ya, işte size tam böyle bir hikaye anlatacağım. Albüm, Franck W. Fromy veya tam ismiyle Frank-William Fromy'nin solo albümü Quatre Axes Mutants. İlginç bir şekilde Franck W. Fromy hakkında fazla bilgiye ulaşabilmek pek mümkün değil.

Araştırmaların gösterdiği ortak nokta Shub-Niggurath. Bu aslında Fransız bir topluluğun ismi. Fransızların meşhur Art Zoyd, Magma ve Univers Zero döneminin hemen arkasından kurulan topluluğun son derece garip bir müziği vardır. 1983 yılında kurulan topluluk 1990'ların ortalarına kadar aktif idi. Ancak topluluğun kurucusu Allan Baullaud vefat edince toplulukta dağıldı. Topluluk ilk albümleri olan "Les Morts Vont Vite" ile bir anda parlamışlar ve efsanevi statüsüne girmişlerdir.. Saydığım toplulukları dinleyip seven okuyucularım mutlaka bir göz atsınlar.



"Les Morts Vont Vite" albümünün yayınlanmasından kısa bir süre sonra gitarist Frank-William Fromy topluluğu terkediyor ve kendi solo albümünü yayınlıyor. 1988 yılında yayınlanan albüm "Shub-Niggurath" albümleri ile bazı benzerlikler taşıyor. Ancak... 1988 yılında Musea plak şirketinin alt kuruluşu "Musea Parallele" tarafından yayınlanan albümün atmosferi gerçekten çok acayip. Kasvet ve karanlık albümü tanımlamak için söylenebilecek en uygun sözler!

1 Ligeia - Ou Le Ver Conquérant 20:45
2 Beata Dolores 13:24
3 Le Chant Des Pierres 2:56
4 Parapets Impulsifs 7:52

Daha albümü dinlemeden şarkı listesine bakınca bir şeylerin ters gittiğini hemen alıyorsunuz. "Ligeia" aslında Edgar Allan Poe'nun meşhur öykülerinden birisi. Aslında erken dönemde yazdığı öykülerden bir tanesi. Öykü son halini alana kadar bir kaç kez değişmiş. Hikaye anlatıcısının güzel ve kuzgun (Poe söz konusu olunca takıntıdır malum) renginde saçları olan eşi ölüyor ve bir kez daha evlenen anlatıcının ikinci eşi de ölüyor. Ancak ikinci eş yeniden diriliyor. Yeniden dirilirken Ligeia olarak diriliyor. Neyse ilk eşin ölürken yazdığı bir şiir var. Bu şiir albümün ilk şarkısının temelini oluşturuyor. Bir şeylerin ters gittiği  "Shub-Niggurath"tan ve "Ligeia"dan belli dedim. "Shub-Niggurath" en sevdiğim yazarlardan bir tanesi olan Howard Philips Lovecraft'ın Cthulu mitos'unda sık sık bahsedilen eski kadim tanrıçalardan bir tanesi. Solo albüm  Edgar Allan Poe'dan bir şiir ile başlayınca bu konulara meraklı (Gotik Edebiyat) kişilerde bir pür dikkat kesilme durumu oluyor haliyle!



Poe'nun öyküleri Fransızcaya Charles Baudelaire tarafından çevrilmiştir. Ben kendi adıma anlamakta zorlandığımdan hemen İttaki Yayınları tarafından yayınlanan Edgar Allan Poe'nun "Bütün Hikayeleri" kitabına baş vurdum. Dost Körpe sağ olsun çok güzel bir çeviri yapmış. Kitabın ilk baskısında sayfa 179'da hikayenin tamamını, sayfa 184'te ise bahsettiğim şiiri bulabilirsiniz. Şarkıda vokaller "Lucie Ferrandon" tarafından yapılmış. Albümdeki isimlerin ayrıntılarına girdikçe işin içinden çıkmak zorlaşıyor. Mesela Ferrandon şu an önemli bir Fransız konservatuarında profesör. Durum böyle olunca haliyle albümdeki müzikal performans çok üst düzey. Bu arada Ligeia - Ou Le Ver Conquérant şarkısı plağın ilk yüzünü tamamen kaplıyor. Yani neredeyse 20 dakika sürüyor!

Beata Dolores isimli şarkı ise ayrı bir uzmanlık alanının devreye girmesini gerektiriyor. María de los Dolores López ismindeki bu kadın karanlık İspanyol engizisyon döneminde bizzat kardinal Torquemada tarafından sorgulanan bir cadı. F. Martinelli tarafından yazılan İspanyol Engizisyonu isimli kitaptan esinlenilerek yapılan şarkıda, Franck W. Fromy, Torquemeda'yı, Laurence Kopelovitch  ise Beata Dolores'i seslendirilmiş. Bu aslında bir nevi düet sayılabilir ama bildiğiniz düetleri unutun. Atmosfer cadıların çekici (1) gibi..

Albümün üçüncü parçası enstrümantal ve bas ile çalınmış. Yazının başlarında bahsettiğim "Shub-Niggurath"ın kurucusu Allan Baullaud tarafından çalınmış. Albümün son parçası "Parapets Impulsifs"in metni Gilbert Dauger tarafından yazılmış. Piyano eşliğinde Franck W. Fromy tarafından seslendirilmiş. Metin son derece karmaşık ve karanlık, tabii ki şarkı farklı değil....



Bu albüm günümüzde doom veya atmosferik gibi tanımlamalar yapılan albümlerin bir nevi üst düzey müzikaliteye sahip atası gibi.  Karanlık atmosferli albümleri seven, deneysel ve ilerici çalışmaları takip eden hatta karanlık akım klasik müziğe ilgi duyan okuyucularımın ilgisini çekebilecek bir albüm. Aslında bloğumu okuyan ve bu tarz müziği dinleyen çok az sayıdaki insanı ilgilendirebilir. Zaten bu yazıyı yazarken okunmasından çok kendim için yazdım. Albümü edinmek isteyenler bir umut Musea web sitesine gireceklerdir. Burada 4 Euro civarına albümü alabileceğinizi zannediyorsunuz ancak stoklarda yok. CD formatında yayınlandığına dair bir not bulamadım. Ancak bir şekilde edinmek mümkün gözüküyor.

(1) Bakınız: Malleus Maleficarum