Bir Restorasyon Projesi: Kasaya Girişelim Bölüm III - Ön Yağlama
Bir önceki yazımda hoparlörün kasasındaki vurukları düzeltmiştim. Şimdi ise hoparlörün kasasına çok çok ince bir kat yağ sürerek durumumuzu kontrol edelim. Bunun yanında yaptığımız işlemlerin sonuçlarını görmek moralimizi daha yüksek bir noktaya götürür ve çalışma şevkimiz artar. Yapacağımız işlem aslında çok basit. İhtiyacımız olan şey, pamuklu bir kumaş ve yağ. Yağ olarak limon yağı, tik yağı veya benzer bir ürün kullanabilirsiniz. Ben, sevgili Deniz Karaşahin tarafından tedarik edilen ve yatlarda kullanılan bir yağ kullandım.
Yapacağımız şey, pamuklu kumaş üzerine çok çok az miktar yağ sürüp hoparlörün ahşabına yedirmek. Burada çok az miktar kullanmamızın sebebi, ilerleyen günlerde yapacağımız işlemlerde ağacın aşırı yağlı olmasını önlemek. Eğer çok yağlı olursa rötuş işlemlerinde sıkıntı yaşarız.
Yukarıdaki fotoğraflarda hoparlörlerin çok ince bir tabaka yağ ile kaplanmış hali var. En üst fotoğraftaki ön çerçeve ile kabinin birleştiği noktaya dikkat edin. İlerleyen adımlarda o bölgeyi normale döndürmek birinci hedefim olacak...
Jetlife Ocak Sayındaymışız :)
Geçtiğimiz aylarda E-Swissper dergisinde boy göstermiştik. Bu ay ise Jeflife dergisinde 4 sayfa boyunca plaklardan bahsetmişiz. Jetlife, Atlas havayollarının her ay yayınlanan dergisi. Belki uçak seyahatlerinizde denk geliyorsunuzdur. Bu durumdan haberim yoktu, okuyucularımızdan Sn Hakan Erbaş'a denk gelmiş, sağolsun haber verdi. Jetlife'ın web sitesine bakınca gördüm bende. Hayata dair bir tat bir doku....
Bir Restorasyon Projesi: Kasaya Girişelim Bölüm II: Ezik ve Vuruklar
Geçtiğimiz yazıda hoparlörün kasasına girişmiş ve ilk tur zımpara işlemini yapmıştım. Bu işlem sonucunda kasa üzerindeki hatalar ortaya çıkmıştı. Bu hataların benim için en önemlisi bir hoparlörün sağ köşesinde bulunan vuruk kısımdı. Bu bölümü onarmanın benim ruh sağlığım için önemli olduğuna karar verdim. Nedense gözüm hep hoparlörün orasına takılıyordu. Ne yapacağıma karar verince hemen malzeme almaya çıktım.
İşlemde kullanılacak şey, ağaç macunu adı verilen bir tür yarı akışkan malzeme. Çeşitli yapı marketlerden 3-4 Liraya, nalburiyelerden ise 2 Lira civarına satın alabilirsiniz. Bu macunu kullanmadan önce yüzeyi biraz zımparalıyorsunuz. Arkasından macunu ezik veya vuruk olan bölüme dolduruyorsunuz. Macun yaklaşık 1 saat içerisinde kuruyor. Macunun üzerini tekrar zımparalayıp yaptığınız hataları düzeltmeniz mümkün..
Bu macunların farklı renkleri satılıyor. Mümkün olduğunca açık rengini almak mantıklı. Çünkü açık rengi koyultmak mümkün iken, koyu rengi açmak mümkün değil. Son kat macunu çektiğinizde spatula gibi bir araç ile düzgün olmasını sağlayabilirsiniz. Bu işlem sırasında ortalık biraz batacağı için yanınızda bir elektrik süpürgesi bulundurun. Çünkü macunu ıslak şekilde değil kuru halde zımparalamak gerekiyor. Bu da bol bol toz yani pislik demek...
Devam edecek....
Gibson - Onkyo İşbirliği
Gibson denince aklınıza mutlaka bir gitar modeli geliyordur, ne bileyim Flying V, SG veya Les Paul... Stereophile'den gelen bir haber beni bayağı şaşırttı. Gibson ile Onkyo stratejik işbirliği anlaşması yapmış. Bu anlaşma ile Onkyo, Gibson'un yeni kurduğu Pro Audio bölümüne bazı teknolojiler konusunda destek verecekmiş. Bunun karşılığında Gibson dünya çapındaki pazarlama ağında Onkyo'ya destek vereceğini duyurmuş. Dedikodulara göre Gibson kendi müşterilerine özel bir müzik sistemi de sunmayı planlıyor. Pazarlamanın mantığı ise Gibson ile çalıyorsunuz, Gibson ile dinleyin temeli üzerine kurulacak herhalde. İlginç haberler bakalım neler olacak...
Kaydol:
Kayıtlar
(
Atom
)