Hakancez Oyun Dünyasında: Dell U2412M



Yazın evdeki masaüstü bilgisayar sistemime küçük bir ekleme yaptım. Pivot monitör arayışımı sonlandırıp 24" boyutunda bir Dell UltraSharp U2412M aldım. Pivot monitörü yerel bir firma fırdöndü monitör olarak Türkçeleştirmiş. Olay basit şekilde şu monitörü özel ayağında 90 derece veya daha fazla döndürebiliyorsunuz. Özellikle yazılımcılar, tasarımcılar ve fotoğrafçılar için çok güzel bir özellik. Ayrıca bu tarz monitörler genelde öne yukarı ve sağa sola da hareket edebiliyorlar. Normal bir 24" monitöre göre fiyatları kesinlikle yüksek ama her kuruşun hakkını veriyor bana göre. Dell seçimimde benzer monitörlere göre daha iyi fiyata alabilmemin yanında daha yüksek çözünürlüğününde etkisi oldu. Bu sene desktop hifi denemelerimde bu monitörü sık sık göreceksiniz sanırım ;)

Yaz Bitti ve Artık Yayın Zamanı....



Sevgili dostlar, yaz tatili artık yavaş yavaş bitti sayılır. Hoş ben Ekim'e kadar devam etmeyi planlıyorum ancak artık yavaş yavaş çalışmaya başladım ve hazır fırsat olmuşken Stereo Mecmuası'nı da yeni sezona hazırlıyoruz. Kendi bloğumdaki yaz tatilini de sona erdirdim.

Yaz benim açımdan çok keyifli geçti. Umarım sizlerinde iyi geçmiştir. Ben tatilimin büyük bölümünü Çeşme'de geçirdim. Ancak Çeşme'nin kalabalığından uzak sakin bir bölgesinde. Ne yaptım derseniz, bahçede oturdum, yiyip içtim ve bol bol dinlendim. Bu yaz bahçemiz son derece keyifliydi çok sayıda çiçek açmıştı. Japon gülleri, papatyalar, harika bir koku yayan yaseminler. Kışın bütün stresini uzaklarda bırakmaya çalıştım ve yeni stresler öncesi moral depoladım...



Küçük çaplı tarım bile yaptım denilebilir. Kendi mahsülümüz sınırlı sayıda erikleri yemek ayrıca keyifliydi. Rokalar ve benzeri yeşillikleri de eklemek lazım tabii :) Hoş bu konuda eşimin babasına -kayınpeder- rakip olmak zor. Bütün sene boyunca resmen organik meyve-sebze coşkusu yaşatıyor bize. Ancak yazın bile tabiatın nimetlerinden bol bol faydalandım...



Ve tabii ki deniz. Çeşme'yi seversiniz sevmezsiniz ama denizi gerçekten çok keyiflidir. Çoğu zaman plajda bir kaç kişiydik. Çeşmenin o kalabalığından uzak; sessiz ve sakin. Sanırım bu sene denize girme rekorumu kırdım. Eh vücudumuzdaki kötü elektriği de atmışızdır herhalde...



Artık blogda yeni sezona başlayalım inceden inceden. Yayın akışımız tabii ki aynı. Bayağı ilginç konular buldum, çok ilginç ürünler, güzel resimler ve hatta güzel kızlar. Anlayacağınız kaldığımız yerden devam ediyoruz. Gelecek aylarda plak koleksiyoncuğu rehberimiz çok fena gelişecek, çok kapsamlı yazılarım var. Merakla takip edileceğine eminim. Yine eskisi gibi hemen her gün blogda yeni bir şeyler bulabilirsiniz. Umarım keyif alırsınız ve hep birlikte güzel bir kış geçiririz.

Nâzım Hikmet Büyük İnsanlık Kendi Sesinden Şiirler CD+Kitap


Bugün sizlere çok farklı bir CD'yi tanıtacağım. İlk önce CD'nin nasıl kaydedildiğinden bahsedeyim.1962 yılında Bedri Rahmi Eyüpoğlu ile Nâzım Hikmet Paris'te bir araya gelirler. Bedri Rahmi'nin yanında makara teybi de var bu sırada. Bedri Rahmi "Yalnız patırtı yapma şimdi" diyerek kayıt tuşuna basıyor. Okuduğu şiir "Mor" (1)

....
Mor deyip geçme belalı renk musibet
Yeryüzünde ne kadar insan varsa bir o kadar mor
Menekşenin moru mavzerin moru (2)
Suya dökülmüş mazotun moru
.....

Tasarım gerçekten son derece başarılı. CD deseni tıpkı bir manyetik bant gibi yapılmış

Bu şiirin ardından bir ses duyuluyor, "Başlayayım mı Üstat?" ve yanıt geliyor "Başla Reis" (3) ve Nâzım başlıyor okumaya,

.....
Bu dağlar ne dağları
bizim dağlara benziyor,
bıçak gibi boğazları, parça parça dağları, (4)
.....


Nâzım bu mısralardan başlayarak tam 55 şiirini kesintisiz okuyor.Sonra birazcık ara ve "Bir Yolculuk" (5) şiiriini okuyor. Kitaptaki notlara göre iki şiir ilk kez Türkçeleştirilmiş. Sadece bu açıdan bile ortaya çıkan eser önemli. Ancak asıl önemli olan şiirlerini Nâzım'ın sesinden dinlemek. Bedri Rahmi'nin payını her açıdan vermek gerekli. Kaydın başında Bedri Rahmi'nin kendi sesinden "Mor" şiirini okumasının bir sebebi var. O dönemde evlerini ziyaret eden polislere karşı aldığı bir önlem. İlk şiiri o yüzden kendisi okuyor, bir şekilde Nazım'ı gizliyor. O yıllarda bandı devamlı saklamış. Bazen yüklükte, bazen merdiven altında, bazen de oğlu Mehmet Eyüpoğlu'nun çekmecesinde. Bu süreç uzun zaman devam etmiş. Kayıt 50 yıl boyunca gizlenmiş. Bedri Rahmi, oğlu ve gelinine bu kaydın bir gün basılmasını vasiyet etmiş. Onlarda bu vasiyeti yerine getirmişler.



Bu kitapla birlikte ilk kez ortaya çıkan bir Nâzım portresi. Annesi Celile Hanım tarafından yapılmış

Kitabın ve CD'nin ortaya çıkması kitabın ön sözünde çok güzel anlatılmış. Yazılanlara göre bu kayıt ortaya çıktığında telif hakları konusu da ön plana çıkıyor. Varisleri bu konuda hiçbir önkoşul ortaya sürmemişler. Nazım Hikmet şiirlerini yayınlayan Yapı Kredi Yayınları ve  Bedri Rahmi eserlerini yayınlayan Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları da işbirliği yaparak bu CD ve kitabı beraberce yayınlamışlar. Çok da iyi yapmışlar. Ortaya çıkan iş mükemmel. Kitap, CD, notlar, baskı kalitesi, tasarım ve her şey çok başarılı. Fiyat ise kaçırılmayacak türden 14TL civarında olan set, indirimde 10,50TL gibi bir fiyata satılıyor ve her kuruşuna değer. Emeği geçen herkese teşekkürler.
Mutlaka edinin!


(1) CD'deki ile meraklıların bildiği ve okuduğu versiyonlar birbirlerinden son derece farklı.
(2) kasaturanın moru
(3) Nâzım ile Bedri Rahmi konuşuyor.
(4) İsviçre Dağları şiirinden
(5) Diğer ismi "Saman Sarısı"

Thorens TD125 ve Zebrawood


Thorens TD125 pikap için yapılan harika bir restorasyon çalışması. Kol SME 3009 II. Pikap için hazırlanan şasi Zebrawood ve harika bir cila atılmış. Yapılan restorasyon Artisan Fidelity firmasından Christopher Thornton'ın alamet-i farikası. Müthiş!