Century + Bafa = Güzel Bir Cuma Akşamı



Normalde haftasonu akşamları bilgisayarımı açıp bloğuma yazmak gibi bir alışkanlığım pek yok. Hele Cuma günü akşam müzik dinlemeye başlamışsam blogla filan uğraşmayı sevmiyorum. Bugün iki albüm almak için Alsancak'a indim. Bu hafta Timuçin Şahin'in yeni albümü Bafa ve Akıncı, Baylan, Küçükyıldırım, Reigle ortak çalışması Century raflara girmişti. Haftasonu albümleri dinlemek için Cuma gününden alışverişimi yapayım dedim. Timuçin Şahin'in albümünü dayanamayıp yurt dışından alan bir arkadaşım sayesinde (ülkemizde iki hafta kadar geç yayınlandı) zaten dinlemiş ve çok beğenmiştim. Kaç gündür albümü çıkınca alın diye yazıyorum zaten. Bu arada bunca konserdir dinlediğimiz Bafa şarkısı bir olmuş ki. Of diyorum başka bir şey demiyorum. Harika!

Century için ise fazla bir beklentim yoktu. Özellikle fazla bir araştırma da yapmadım. Albümü CD çalarıma yükledim. Dakika bir gol bir oldum resmen. Gayet agresif bir davul solosunun ardından ipler koptu. Nasıl güzel bir albümdür bu! Şu an albümün ikinci turu dönüyor. Avant garde, free jazz, deneysel jazz artık bu albümün tarzına ne denir bilmiyorum. Çokta umurumda değil, albüm müthiş çünkü! Bu soğuk günlerde Cumartesi akşamı dışarılarda dolaşmak yerine gündüz gidin bu iki albümü alın, akşama en sevdiğiniz içkinizi önünüze alın, müzik setinizi açın, kız arkadaşınızı (veya eşinizi) yanınıza alın. Her iki albümünde keyfine varın.

Bu son bir kaç aydır çıkan Türk müzisyenlerin albümlerinde çıta gitgide yükseliyor. Son sayıda yer verdiğim Tolga Tüzün'ün Periphery, Oğuz Büyükberber'in Ara albümü (en kısa zamanda yazmalıyım bu albümü de) üzerine 2010'un ilk iki albümü olan Century ve Bafa'yı ekleyince dinleyiciler ne dediğimi daha iyi anlayacaklardır. Ha tabii Önder Foçan'ın 36mm Biometric'ini ve Volkan Hürsever'in Hediye albümü de unutmalıyım. 2010 böyle başladıysa, devamı nasıl gelecek kimbilir.

Albümlerde çalan, emeği geçen herkese teşekkür ederim. Yazı biraz gaz oldu sanırım ama albümleri dinleyenler hak vereceklerdir. Tabii bu arada bizler (S.M. yazarları) profesyonel eleştirmenler, yorumcular veya müzik tarihçileri değiliz. Tıpkı okuyucularımız gibi müzikseverleriz. Hani bir albüm alıp iyi çıkınca insan sevinir ya, bende öyle bir halet-i ruhiye de yazıyorum. Neyse eş kenar üçgenimin ortasına gideyim artık.

Herkese iyi hafta sonları...

Hiç yorum yok :