Hoparlör Anıtı
Almanya'da yapılan bu çalışma bir açık hava enstalasyonu. Fransızcadan çevirisi yerleşim ama nedense dilimizde pek kullanılmıyor. Serginin konusu, amacı veya hedefi konusunda bir fikrim yok muhtemelen rastgele ortaya çıkmış bir çalışma. Hoparlörlerin bir çoğu eski müzik setlerinden çıkmış muhtemelen ancak bazı tanıdık dostları da görebilmek mümkün. Serginin amacı neydi acaba?
C Tipi Triyod Tüp Üretimi
Youtube mahlası Glasslinger olan bir meraklı C tipi olarak tanımlanan triyod tüplerin üretimi ile alakalı bir video yayınlamış. Yukarıdaki video neredeyse 1 saat civarında sürüyor ve ne yazık ki İngilizce. Ancak bu uzun video aynı zamanda triyod tüplerin üretim süreçleri ve özellikleri ile alakalı güzel bilgiler içeriyor. C tipi tüpler ilk kez Captain H. Round tarafından British Marconi Co. için 1913 yılında tasarlanmış. Yüksek frekanslarda yüksek gain sağlayan bu tüp zaman içerisinde unutulmuş. Glasslinger video'da da anlayacağınız gibi bugün bu tüpleri üretebilen ender insanlardan bir tanesi. Keyifli seyirler...
Plak Duvarı
Hollanda'da eski bir duvar üzerine yapılan reklam çalışması. Aslında bu reklamın Music On Vinyl (MOV) firmasının işi olabileceğini düşündüm ilk bakışta. Biliyorsunuz firmanın buna çok benzeyen bir duvar kağıdı vardır web sitesinde. Neyse kimin ise, kimin! Sonuçta harika bir fikir. Hoş böyle bir çalışmayı ülkemizde yapsanız neler olabileceğini hepimiz tahmin edebiliyoruz. İlla ki futbol taraftarlarının karşı takıma yazdığı bol küfürlü sloganlar, saçma sapan bir sürü afiş ve her türden absürtlüğü en geç bir hafta içerisinde görürdük bu çalışmanın üzerinde. Nasıl bir memlekette yaşıyoruz yahu...
Seyyar Plak Satıcısı
Bundan uzun seneler önce İzmir'de I. Sanayi Sitesinde çalışırken seyyar kaset satıcılarını hatırlıyorum. Bu amcalar dönemin moda arabesk, taverna ve fantezi adı verilen müziklerini son ses çalarak ortalıkta dolaşan ve dolayısıyla işin ticaretini yapan amcalardı. O dönemlerin neredeyse tüm önde gelen isimlerini bu amcalar sayesinde tanıdım. Acıların kadını Bergen, evlerinin önü boyalı direk şarkıyı kesip haydi sahneye diyen piyanist şantör Arif Susam'ı, insanların uğruna kendi vücutlarına tercihen kollarına faça attıkları Müslüm Babayı o dönemlerde tanıdım. Bu amcalar saatlerce dükkanın önünde dururlardı ve çaldıkları kasetlerin sonu gelmezdi. Tabii ben o dönemlerde Iron Maiden dinleyen bir genç idim. Anlayacağınız durum fena bir kavram karmaşası.
Neyse bizdeki seyyar kaset satan amcalar gibi Amerika'da da seyyar plak satan amcalar varmış zamanında. Yukarıdaki fotoğrafı görünce ilk aklıma gelen şey, bizim akset satan amcalar olunca konu uzadı işte...
Kaydol:
Kayıtlar
(
Atom
)