Private Shopping ve Hifi? Acaba Olur mu?


Private Shopping veya kişiselleştirilmiş alışveriş yepyeni bir kavram. Internet'in popüler olması ile hayatımıza giren bu kavram, eminim ki bir çok okuyucumuza yabancı değil. Geçtiğimiz günlerde bir arkadaşım "Limango" adındaki alışveriş sitesinde seni ilgilendirebilecek ürünler var diyerek bir mesaj attı. Amerikalı Klipsch firmasının ürünlerinden daha geniş kitleleri ilgilendirebilecek iPod dock'ları Limango sayfalarında boy gösterdi. Aslında ses sistemleri dünyası genel olarak "önce dinle sonra satın al" prensibi üzerine kurulu olsa da, çevremde gördüğüm kadarı ile bazı ürün gruplarında internetten satın alma son derece yaygın.

Klipsch örneği belki bir ilk ancak konseptin genel olarak mantıklı olduğunu düşünüyorum. Sanırım yakın gelecekte çeşitli Private Shopping sitelerinde popüler hifi ürünlerini daha sık görebileceğiz.

Putumayo Müzik ve South Africa Compilation CD


Son zamanlarda müzik mağazalarında dünya (world) müziği reyonlarında son derece ilgi çekici, rengarenk kapakları olan digipack CD'ler dikkatinizi çekti mi? Eğer denk gelmediyseniz okumaya devam edin!

Bu CD'ler kuvvetle Putumayo plak firmasının albümleridir. Plak şirketinin adı ilgimi çektiğinden ilk önce onu araştırmaya karar verdim. Putumayo, Güney Amerika'da Kolombiya sınırları içerisinden başlayarak, Ekvator ve Peru sınırları boyunca devam eden son olarak Brezilya sınırları içerisinde Amazon ile birleşen bir ırmak. Etimolojik olarak kelime bir yerli dili olan Quechua kökenli. Mayu'nun (veya Mayo) anlamı nehir, Putu ise bir çok anlama geliyor, bölgeye özgü bir içecek ve aynı zamanda doğmak veya ayrılmak anlamına geliyor. Netice itibarı ile Putumayo'nun anlamı nehrin doğuşu geliyor. Etimolojik sözlükten bahsedince bir kaç hafta önce bir bültende TDK'nın Türkçe Etimoloji sözlüğü konusunda oldukça fazla yol aldığından bahsedildiğini hatırlıyorum. Zamanını bilmemekle beraber kendi dilimizde ayrıntılı ve doğru bilgilerle donatılmış bir etimoloji sözlüğüne sahip olacağız sanırım. Etimoloji sözlüğü çok kısaca sözcüklerin kökenlerini inceleyen özel bir sözlük tipi. Konumuza geri dönelim.

Putumayo tam anlamı ile dünya müziğine odaklanmış bir firma. Aslında firma 1975'te kurulmuş ancak müzik şirketinin kurulması 1993 yılında gerçekleşmiş. Firmanın bir diğer ilgi çekici yönü albümler haricinde yazının başında görebileceğiniz gibi kartpostallar gibi alternatif ürünlerinin de bulunması. Bu ürünlerin tamamı dönüştürülebilir kaynaklar kullanılarak hazırlanmış.

Gerek CD'lerin gerekse de diğer ilginç ürünlerin çizimleri süper eğlenceli. Bu çizimler Nicola Heindl tarafından yapılıyor. 1955 yılında doğan İngiliz çizerin yolu plak firması ile bir şekilde kesişmiş. Dünyanın dört bir yanını gezen Heindl, Hindistan, Sri Lanka, Kamerun, (bu ülke benimde çok ilgimi çekiyor, çünkü babam 25 sene orada kalmış) Fas, Tanzanya, Panama ve daha bir sürü ülkeye geziler düzenlemiş. Gezdiği ülkelerin geleneklerini, folklörik stillerini, sıcak renkler ve dostça çizgilerle birleştiren Heindl'ın Putumayo firmasının marka imajına büyük bir katkısı olduğu muhakkak. Zaten reyonda CD kapaklarına denk geldiğinizde hemen elinizi atıp incelemeye başlıyorsunuz.

Ben Putumayo CD'lerinden bir kaç tane edindim. CD'lere geçmeden önce kataloğun geneline bir bakalım isterseniz. Kataloğun en önemli özelliği bölgelere ayrılmış olması. Bu bölgeler ve alt müzik türlerine göre çok zevkli compilation'lar hazırlanmış. (1) Bu tarz CD'lerde en önemli olay birbiri ile uyumlu şarkıların seçilmesidir. Putumayo'da el attığım albümlerde bu konuya çok dikkat edildiğini gördüm. Hatta sizlerin de, French Café, Italian Cafe, Jazz Around the World, Women of Jazz ve Women of the World: Acoustic CD'lerine bir göz atmanızı tavsiye ederim. Gerçekten bir Pazar sabahı veya eve yorgun gelinen bir günde sıkılmadan dinleyeceğiniz albümler.

Compilation CD'lerin farklı bir pazarı vardır. Öncelikle farklı müzik türlerine el atmadan önce bir alan araştırması gibidir. Eskiden internet yok iken, bu tarz CD'ler sayesinde çok müzisyen ile tanışmışımdır. İsimleri tespit ettikten sonra nokta atışı odaklanma taktiği genelde iyi sonuçlar çıkartır. Bu CD'ler ayrıca aynı albümü dinlemekten sıkılan insanlar içinde iyi birer seçenektir. Geçmişteki mağazacılık deneyimlerimden bu tarz CD'lerin önemli bir müşteri topluluğu olduğunu hatırlıyorum. Ancak genelde bu tarz CD'ler ucuz fiyat kategorisinde promosyon havuzlarında satılır ve tek sayfalık hiçbir şey bulamayacağınız kitapçıklara sahiptir.

Putumayo'nun bence önemli farklılıklarından birisi işte bu alanda. Satın aldığınız CD'nin çok özenli bir kitapçığı bulunuyor. İlk bölümde aldığınız CD'nin temasına uygun şekilde müzik anlayışları gelenekleri ve kısaca tarihçelerine göz atılıyor. İlerleyen sayfalarda CD'de yer verilen her şarkı ve yorumcusu ile alakalı bilgiler bulunuyor. CD'deki şarkı hangi albümden alınmış ve müzisyenin biyografisi ile alakalı bilgiler doyurucu. Bu arada CD'den CD'ye iç tasarımlarda değişiyor. Gösterilen özen harika.


Ben ilk olarak South Africa CD'sini edindim. Geleneksel Mbaqanga (2) ve Afropop ezgilerinden oluşan bir CD ile karşılaştım. Irk ayrımının ortadan kalkması ile kültürel zenginliğini ihraç etmeye başlayan ülkenin müziği de oldukça değişik. Güney Afrika deyince aman merak etmeyin vuvuzella filan yok. Bu tarz CD'lerin bahsettiğim gibi avantajı tanımadığınız müzisyenlerle tanışmanız. Örneğin ben Soweto Gospel Choir diye bir topluluğu bu albüm sayesinde tanıdım. Topluluğun Grammy'si bile var. Zulu kökenli müziiğin sözleri misyonerler sonrası Afrikasından. Anlayacağınız köken pagan ama sözler değil. Farklı bir karışım :) Karışım deyince bu Güney Afrika CD'sinin kapakçığında bir de yerel yemek tarifi eklemişler. Bu CD'nin gelirinin %1'i de AIDS ile mücadele ve insan hakları örgütlerine gidiyor. Ancak bir diğer CD'de farklı sürprizler çıkıyor. Ancak her CD'de güzel ve içeriği doyurucu bir kitapçık mutlaka var. Ayrıca albümlerin kayıt kaliteleri de gayet başarılı.<

Putumayo plak şirketinin albümleri Equinox Müzik tarafından ülkemize ithal edilmiş ve bir çok müzik mağazasında denk gelebilmeniz mümkün.Compilation CD sevenler, world müzik severler (3) easy-listening bir şeyler arayanların göz atmasında fayda olacaktır.

(1) compilation'ın dilimizdeki karşılığı derleme olmalı herhalde:)
(2) Güney Afrika'ya özgü Zulu müziğinden etkilenmiş  bir müzik tarzı
(3) Le Chant Du Monde gibi plak şirketlerinin yayınladığı world müziklere meraklı hardcore müzikseverlere pek hitap etmeyebilir katalog. Uyarayım!

Evlendik Mutluyuz


Biliyorsunuz 3 haftadır banttan yayın yapıyorum. Hatta bu süre boyunca Mecmua'da banttan yayınlandı. Sanırım kısa bir süre sonra tamamen normale döneriz. Banttan yayının sebebi evlilik idi. Eh artık bir kaç fotoğraf eklemek lazım sanırım.


Normal koşullarda nikahlarda gelin-damat pek eğlenmez derler ama nedense biz çok eğlendik. Zaten evliliğe giden prosedür süreci de keyifli geçti doğrusu. Bu duruma ailelerimizin de bizim gibi  -ama bizim kadar değil tabii :) - rahat insanlar olmalarının etkisi büyük galiba. Bu arada bu mutlu günümüzde yanımızda olan tüm dostlarımıza çok teşekkür ederiz. Ayrıca telefon, mesaj ve farklı yollarla iyi dileklerini sunan arkadaşlarımıza, çiçek gönderen (özellikle TEV çelenklerini görmek çok güzeldi) dostlarımıza çok teşekkür ederiz.Kısacası herkese çoooook teşekkürler :) Tabii fotoğrafları çeken Serdar Abiye selamlar.

Haydi bir kaç eğlenceli fotoğraf;


Eski bir gelenek varmış, gelinin ayakkabısının altına evlilik yaşı gelen kızların isimleri yazılırmış. Evliliğe giden süreçte işimize gelen gelenekleri pas geçmediğimizden, bu yazı geleneğini de unutmadık. Okan, tek tek bütün bekar arkadaşlarının listesini yazarken görülüyor. Bu arada tanımayanlar için Okan benim kardeşim!


Sanırım böylesini hiç görmemişsinizdir. Prosedürler bitince kumrucumuz (kumru; bilmeyenler için bir nevi sandviç) Şaban'ın yakınlarda olduğu bilgisi gelince, işi gücü bırakıp, koştuk hemen. Sokak ortasında gelin ve damadın böyle işleri yapması pek normal değil galiba. Sokaktan yaya ve araba ile geçenlerin önce şaşırıp sonra gülümseyip el sallamasından bu durumu anlamak mümkün. Soldan sağa, Tolga İzgür, Hamdi Ünlü, gelin ve damat, kumrucumuz Şaban, Öner Yumukoğlu ve Bruno Manusso. Bu arada Aydın abi erken kaçtığından kumru ekibi tamamlanamamış durumda.

Neyse hikayeler bitmez. Yazıyı "şimdilik" geleneksel şekilde bitireyim; biz erdik muradımıza bekarlar çıksın kerevetine*

*Pek başarılı bir uyarlama olmadı çaktırmayın artık.!

Müzik Seti Çantalar


Eşinize (kızınıza, kız arkadaşınıza, nişanlınıza vs ) bir hediye almak istiyorsunuz ama bir şeyler bulamadınız. Kendinizi hiç üzmeyin. hiç bir kadın çantaya hayır diyemez. Son dönemlerde bin bir farklı çeşidi olan müzik seti şeklinde çantalar piyasaya çıktı. Renklisi, yukarıdaki resimde görebileceğiniz gibi siyah-beyazı, çift kaset çalarlısı, ekolayzırlısı derken liste uzadıkça uzuyor. Bir de fiyatları pek makul. Bence son derece keyifli bir hediye olabilir. Bende çift kaset çalarlı büyükçe bir boombox çanta hediye ettim eşime*

* tarih kayıtlarına geçsin, ilk kez yazdım!

Jacques Brel - Les Toros 7"



Chanson dinlemekten hoşlananlar için ve özellikle de Fransızca bilenler için sanırım Jacques Brel'in yeri biraz farklıdır. 1954'de ilk albümünden sonra La Valse À Mille Temps, Les Bourgeois, Les Flamandes ve Ne Me Quitte Pas gibi daha sonraki yıllarda efsanevi statüsüne yükselen şarkılarını neredeyse 5-6 senelik bir süreçte yayınlayan Brel, 1962 yılında yayınladığı Les Bourgeois albümünden sonra 4 senelik bir ara verdi. Bu süreçte bazı ilgi çekici 45'likler yayınladı. Les Toros onlardan bir tanesi. Oldukça az yayın yaptığı 1963 yılında yayınlanan iki 45'likten bir tanesi. Plağın ilk yüzünde Les Toros ve Les Vieux, B yüzünde ise La Fanette ve Les Fenêtres şarkılarına yer verilmiş.

Bu 45'lik için hiç yapmadığım bir şeyi yapmak istiyorum. 45'liğin içerdiği tüm şarkıların videolarını aşağıda bulabilirsiniz. Pek bilindik şarkılar olduğunu zannetmiyorum ancak bence üzerinde mesai harcanması gereken şarkılar. İyi seyirler.